-Müzikk- Türk Pop Müziği Tarihçesi Nedir? Performans ödevi .
yankı1korkmaz
Pop müzik adından da anlaşılacağı gibi gündemde olan, çok ilgi çeken, eğlence amaçlı ve herkes tarafından bilinen yani popüler olan müzik demektir.Pop müzik, çok sayıda türe ayrılmıştır fakat bu türler kendi içinde kalmışlar ve çoğu ilgi görmemiştir.(Pop Jazz, Electrified, Rap.) Pop müziğin belirgin özellikleri ezgilerindeki sadelik ve süslemelerdir.Ezgi yalın olduğu sürece akılda daha fazla kalacak, herkes tarafından mırıldanılacak ve buna bağlı olarak gündemde olacaktır. Ezgi bir de ritim açısından zengin ise, o zaman söz ve ezginin değeri yarı yarıya azalacak ve eser, dans edilmek için hazırlanmış bir şarkı olarak kullanılacaktır Pop müziği klasik müzikle karşılaştırma yaparken Fazıl Say şunları söylüyor Pop müzik satış için yapılır, klasik müzikse soylu duygular Fazıl Say burada aslında müzikleri karşılaştırmak istemiyor.İçinde göndermelerde bulunduğu kesin ama asıl vurgulamak istediği pop müziğin ticari amaçla yapılmış olduğudur. Pop müzik eserlerinde belirgin bir benzerlik söz konusudur.Yani bir eser başka bir esere neredeyse tıpatıp benzeyebilir.Sözleri farklı olduğu için müzik eğitimi almamış birinin bu benzerliği fark edebilmesi oldukça zordur.Aynı kalıbın üstüne, farklı sözlerin yazılması ve dinleyiciye sunulması şarkı bestelemenin kolay bir yoludur.Bu yolla köşeyi dönmüş çok fazla şarkıcı vardır ne yazık ki.Şarkıların çalıntı olduğu iddialarının gündemde olduğu bu dönemden sonra, sözlerinin çalıntı olduğu iddia edilecek şarkıların duyulduğu dönemlerde gelecektir.Şu anda da, söz yazma işinde çalıntı yapmayan şarkı sözü yazarlarının da yazdığı sözler pek hoş değildir."Kırıcan mı Belimi Şakşuka Şakşuka Şaka da Şuka Pop müzik eserleri, konserler için daha uygundur.Özellikle büyük topluluklar önünde verilen bu konserlerde sahne performansı çok önemlidir.Konsere eğlenme amacıyla gelen insanlar, dinlediği müziğin yanında belirli figürlerle dansta izlemek ister.Bu yüzden bir pop müzik şarkıcısının dış görünümü de söylediği şarkı kadar önemlidir. Pop müziği ülkemizde yıllardır başarıyla yapan kişiler de vardır.(Sezen Aksu, Fatih Erkoç, Sertab Erener)Sezen Aksu ve Fatih Erkoç'un, uzun zamandır tam anlamıyla ortalarda görünmediğini ve Sertab Erener'in de dünyaya açıldığını düşünürsek ülkemizdeki pop müzik, Ayşe Hatun Önal, Tarık Mengüç gibi şarkıcılara emanet edildi diyebiliriz. 1900'lü yılların güncel popüler müzik tarihini özetle şöyle açıklayabiliriz 1920-1930-1940'lı Yıllar •30'lu yıllara operetler dönemi denmektedir. •Taş plak dönemi bu yılları kapsar. •Gramofon, en gözde alettir. •Operetler ve tango, ülkemize giren ilk popüler batı müzikleridir. •1920'li yıllar, cazın ülkemize girdiği yıllardır 1950'li Yıllar •Türkiye'de cazın dışındaki batı müziği türlerinin tanındığı yıllardır. •Batıdaki pop müzik, gençlerimizi etkisi altına almaya başlamıştır. •1955'te bir Rock'n Roll orkestrası kurulur. •1958 yılında Kuyruklu Yıldızlar, dönemin en popüler grubudur. •Bu dönemde söylenen şarkılar, orijinaline ne kadar yakınsa o kadar fazla ilgi görür 1960’lı Yıllar •Gençliğin özgür olmak istediği Hippi akımının gözde olduğu yıllardır. •60’lı yıllarda pop müzik çalışmaları Avrupa’da olduğu gibi hız kazanır. •Çok sayıda pop orkestrası kurulur. •Bu dönemde çeşitli şarkı yarışmaları düzenlenmiştir.Ayrıca Türkiye, bu dönemde Atina Şarkı Yarışmasına katılıp 4.oldu. •Orhan Gencebay, ilk 45’lik plağını çıkarttı. •Yerli melodilerin batı sazlarıyla yeniden yorumlanması bu dönemde hız kazanır. •1965 yılında Hürriyet gazetesince düzenlenen Altın mikrofon şarkı yarışmasıdır.Bu yarışmanın amacı pop müziği geliştirmek ve yeni gruplara şans vermekti. 1970’li Yıllar •Pop müziğin gerçekten popüler olduğu yıllardır. •Siyasi hareketler, müziği de etkiler.Bunun sonucunda şarkı sözlerinde sloganlar duyulmaya başlanır. •Kaset devrinin başlangıcı bu yıllardır. •Siyah beyaz televizyonlarda TRT, halka hangi müziği verirse halkta onu alırdı.Başka seçenek yoktu. •Eurovision Şarkı Yarışmasına ilk kez katıldık.Sonuncu olduk(!) •Şarkıcı ve söz yazarlarında belirgin artış görüldü. 1980’li Yıllar •12 Eylül dönemi başladı. •Tabi ki Türkiye’deki sanat kesintiye uğradı. •Arabesk müzik hızla yayılmaya devam etti. •Kasetçalar ve walkmanlerin çıkması kasete olan gereksinimi arttırdı. •Korsan kasetçilik sorun olmaya başladı. •Orgla müzik yapanlar, patronlarına daha az maliyet çıkardıklarından, çalgı topluluklarından daha fazla iş bulmaya başladı. •Operetler yerini müzikallere bırakmıştır. 1990’lı Yıllar •Ses güzelliği ve diksiyonun aranmadığı yıllardır. •Uluslararası sanat müziği eğitimi almış sanatçıların caz yaptıkları görülür.(Örn.Aydın Esen) •Nostalji denen akım beğeni toplamaya başladı. 90’larda Türkçe Pop 90’lı yıllarda Türk Pop Müziği, hep tartşılagelen bir konu olmuştur. Bu yıllarda pop müziğinin gelişimini anlamak için 60’lı yıllara, pop müziğinin ilk filizlendiği yıllara uzanmak gerekir. O zamanlarda pop diye tabir edilen bir müzik yoktu. Her şey yabancı parçalara Türkçe sözler yazılmasıyla başladı. O zamanlar bu müziğe Türkçe Sözlü Hafif Müzik, ya da Aranjman Müzik deniliyordu. Söz. yazarlarına büyük görevler düşüyor, Sezen Cumhur Önal ve Fecri Ebcioğlu gibi birçok söz yazarı, yabancı bestelere Türkçe sözler yazıyorlardı. Bu müzik o yıllar hafife alındığından olacak ki TRT “hafif müzik diye bir tanım getiriyordu. Erol Büyükburç, süphesiz Türk Hafif Müziğinin ilk sanatçısıdır. İlginç sahne kostümleriyle de akıllarda yer etmiştir. Onu Ajda Pekkan izlemiş ve böylece bu müziği icra eden birçok sanatçı ortaya çıkmıştır. 70’li yıllarda ortaya çıkan Anadolu Pop ya da Anadolu Rock müzik, TRT’ye inatla tüm Türkiye’yi kasıp kavurmuştur. Cem Karaca, Barış Manço, Moğollar, 3 Hürel, Erkin Koray ve Edip Akbayram bu akımın belli başlı sanatçılarıdır. Bunlara Halk Müziğine odaklanmanları yüzünden “Kent Ozanları denmektedir. 90’lı yıllarda bu akıma özenerek birçok sanatçı boy gösterecektir. 80’li yıllar ise gerek pop müzik açısından, gerek diğer müzik türleri açınsından en kötü yıllar olarak kabul edilebilir. Eğer 70’leri plak, 90’ları da CD ile özdeşleştirirsek, 80’lere kaset canavarı yıllar diyebiliriz. 12 Eylül’ün baskısıyla başlayan dönemde müzik türleri de bir çıkmaza sürüklendi. Anadolu Pop ve Anadolu Rock furyasından Arabesk dalgasından geçiş sözkonusuydu. Kanımca Orhan Gencebay, bu iki müzik türü arasında bir geçiş formu teşkil ediyor. Kendisi hiç bir zaman arabesk yaptığını iddia etmedi. Kendi müzik tarzını oluşturmaya çalıştı. Hatta bazı şarkılarındaki Gitar soloları Anadolu Rocktan izler taşıyordu. Ancak kendisi de farkında olmadan arabeskin temelini attı ve arabeskin Orhan Babası oldu. Orhan Gencebay ile birlikte Ferdi Tayfur, İbrahim Tatlıses ve Müslüm Gürses 80’lerde arabeskin dört büyük üstadı oldular. Hepsi de ayrı ses renkleriyle farklı acılara hitab ettiler, bir bütünü tamamladılar. 80’li yıllar Arabeskin Altın yıllarıydı. Arabeskin yanısıra 1978 yılında Ferdi Özbeğen’in temelini attığı taverna kültürü, fantezi müziğini oluşturdu. Piyanist şantör ekolü doğdu. İnsanlar arabesk ile kederlenirken fantezi ile şenlendi. Oryantal kültür, bu iki müzik ile damarlara aşılandı. Bu hakimiyet, ister istemez diğer müzik türlerini etkisi altına aldı. Pop müzik de bu oluşumdan nasibini aldı. Nilüfer, İbo klasiği Mavi Mavi’yi yorumladı. 70’lerde Janis Joplin’e olan hatranlığını dile getiren Zerrin Özer, bu yıllarda aynı şeyleri Orhan Gencebay ve Hakkı Bulut için söyledi. Ajda Pekkan için “pek bulaşmadı” denilse bile o “Aman petrol canım petrol” dedi. Video klibinde Topkapı Sarayının damında dans eden kızlar ve bir Mercedesi çeken öküz, eurovizyon jürisinin şaşkın bakışlarına neden oldu ve böylece ortaya komik bir manzara çıktı.
0 votes Thanks 0
nnilayizm
yankı gelir misin bilemem ama belki de beni unuttun nilay ben hedra'ya onu ne kadar çok sevdiğimi ve özlediğimi söyler misin?;bize geçelim biz bir sürü saçma olaylar yaşadık ben senin yanında olamasamda sen hep yanımda oldun peluş ayıyıcığım ben senin sevgine karşılık veremedim ama inan ki şuan çok güzel bir birlikteliğim var 1 sene 2 ay olucak sana her gece çikolata diye az başını şişirmedim her ufaklık dediğinde sana az kızmadım çok özledim biliyor mus
nnilayizm
musun özellikle hedra senin hesabına girip ameliyatta yankı dediğinde o kadar üzüldüm ki amrliyattan sonra nilay diye sayıkladığını öğrenince ben seni neden hak ettiğimi cok dusundum yankı eğer seni kırdığım her tartışmamızda kızıp çıktığım için özür dilerm affet ufaklığını tamam mı
nnilayizm
bir de unutmsdan söyleyeyim size soz vermistim sigarayi birakacagim diye biraktim buna sevin tamam mi sen hep sevin sev sevil ileride hayatini birlestirecgin kadinla mutlaka tanistir beni tamam mi olurda bi ara aklina gelirsem uzulursen yemek yaptigimiz gunu hatirla ne gulmustuk ama o gun
nnilayizm
eğer şimdi bunları okurken gözünden bir damla yaş düşerse ki o yaş hiç düşmesin koca çocuk her zman benden bit adım öndeydin yakalayamazdım aramızda ki farkı umarım ileride yakalarım ufaklık seni seviyor hep mutlu ol tamam mı ❤