KAPI ve EŞİK KELİMELERİ ÜZERİNE. ABOUT THE WORD "KAPI and EŞİK

E.ATMACA VE R.ADZHUMEROVA

SAÜ Fen Edebiyat Dergisi (2010-II)

‚KAPI ve EŞİK‛ KELİMELERİ ÜZERİNE Emine ATMACA* Reshide ADZHUMEROVA ÖZET Bu makalede, k

Author Osman Özmert

8 downloads 279 Views 1016KB Size
E.ATMACA VE R.ADZHUMEROVA

SAÜ Fen Edebiyat Dergisi (2010-II)

‚KAPI ve EŞİK‛ KELİMELERİ ÜZERİNE Emine ATMACA* Reshide ADZHUMEROVA ÖZET Bu makalede, kişinin dış dünya ile şahsî dünyası arasında bir geçiş vazifesi üstlenen ‘kapı’ ve ‘eşik’ kelimeleri üzerinde durulmuştur. Kapı ve eşik kelimeleri tarihî ve çağdaş lehçelerimizde nasıl kullanılmıştı? Anlam yolculuğunda hangi eserlerde kimler tarafından, ne şekilde ve hangi kalıplarla ifade edilmişti? Bu sorular, ilk yazılı belgelerden bugüne kadar gelen eserlerin tanıklığından hareketle cevaplandırılmıştır. Anahtar Sözcükler: Kapı, yeşik ~ eşik, Türk lehçeleri, anlam bilimi

ABOUT THE WORD "KAPI and EŞİK‛ ABSTRACT In this article, they are put emphasis on words ‚kapı‛ and ‚eşik‛ which are undertaking a transition mission between outer world and person’s individual world. How were the words ‚kapı‛ and ‚eşik‛ used in historical and contemporary dialects? Who stated them using which way and which models in journey of meaning. These qustions are tried to be answered in the light of testimonies of first writings remained. Key Words: Kapı, yeşik ~ eşik, Turkish dialects, semantics

*Sakarya

Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Araştırma Görevlisi [email protected] Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili Anabilim Dalı Doktora Öğrencisi [email protected]

23

E.ATMACA VE R.ADZHUMEROVA

SAÜ Fen Edebiyat Dergisi (2010-II)

Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı anlamında kullanılan kapı (TS, 2005: 1068) kelimesi, Türk toplumunun sosyal ve kültürel kimliğini belirleyen temel yapı taşlarından biridir. İnsanoğlunun dış dünya ile şahsî dünyası arasında perde

vazifesi

gören

kapının

tarihî

ve

günümüz

lehçelerdeki

görünümüne geçmeden evvel kökeni hakkında bilgi vermenin faydalı olacağı kanaatindeyiz.

Clauson (1072: 583), kapı kelimesini farazî bir *kap- ‘örtmek’ kelimesine dayandırmış –ığ ekini de f.i.y. ekinin eklenmesiyle türemiş somut bir isim olarak vermiştir. İkinci hecedeki vokalin –ı- olduğunu; fakat bazı Uygur metinlerinde kelimenin ikinci hecesinde –a- daha sonrada dudak ünsüzünün

yuvarlaklaştırıcı

etkisiyle

–u-

haline

dönüştüğünü

söylemiştir. Bizce bu şekillerin ‚anlam bakımından birbirine oldukça yakın olan ve aynı kökten türediği açık olan bu iki kelimenin bir gövdenin dal şekilleri olması mümkündür‛ (Arslan Erol, 2008: 315). Sevortyan (1997: K- 274-275), ‚Etimologiçeskiy Slovar Tyurkskih Yazıkov‛ eserinde kelimeyi iki grupta ele almıştır: kapı (I) ‘1. Kapı (tüm kaynaklarda), kuzu kapan 2. Kabul odası, kabul salonu (Direvnetyurskiy Slovar), sultan sarayı 3. Bulunma yeri, bulunma 4. Hizmet, hizmet yeri 5. Hapishane 6. Çatısız balkon; dışarısı; kapka (II) 1. Kapı, kuzu kapı, kent kapısı, kapı kanadı 2. Ev, ev işleri anlamlarını vermiştir. Kelimenin yapısını da kapı, kapıg- kap- ‘kapatmak’tan Ø veya –g eki ile oluşmuş bir araç/ alet ismi olarak vermiştir. Doerfer de bu köken açıklamasına katılmış ve kelimenin Moğolcanın lehçelerine geçtiğini de eklemiştir. Eren, kelimenin kökenini kap- (~kapa-) köküne dayandırmış, ayrıca

Muhamedova’nın

Türkmence

gap-

birleştirmesinin de yanlışlığına işaret etmiştir.

24

kökünü

yap-köküyle

E.ATMACA VE R.ADZHUMEROVA

SAÜ Fen Edebiyat Dergisi (2010-II)

Biz, Muhamedova’nın görüşünün haklı olduğu düşüncesindeyiz. Gap(kapı kelimesinin kökenini kap- fiiline dayandırırsak) ile yap- kelimeleri arasında semantik olarak bir yakınlık vardır. Şöyle ki, yap- kelimesinin Eski Uygur Türkçesi’nde ve Kâşgarî’de ‘kurmak, yapmak, inşa etmek’ anlamı yanında ‘kapamak/örtmek’ anlamı da vardır. Karşılaştırmayı yap‘örtmek’ ve kap- ‘kapatmak’ şeklinde ele alırsak iki kelime arasında doğrudan bir anlam yakınlığının olduğu da ortaya çıkacaktır. 1

Araştırmacıların çoğu, ;apıġ, ;apġa, ;apġa; kelimelerinin kökenini farazî *;ap- fiiline dayandırmışlardır. Şerbak da kelimeyi, *kap- olarak vermiştir: kapa- > kap- +a fiilin intensif şeklini tahmin etmiştir, ancak onun kap isminden geldiği tahmini de vardır: kap+a- (Sevortyan, 1997: K-263264). Biz de Şerbak’ın kelime kökeni hakkında yaptığı ikinci tahminin doğru

olduğu

kanaatindeyiz.

Kelimenin

kökenini

*kap-

fiiline

dayandırmak yerine semantik açıdan kap isminde aramak yanlış olmasa gerek. Çünkü semantik açıdan kapı, bir çeşit odanın veya evin açıklığını örten, güvenliğini, gizliliğini sağlayan, dışarının olumlu, olumsuz etkilerine karşı evi veya odayı koruma vazifesi üstlenen kapak konumundadır.

Clauson (1972: 870-871), sözlüğünde yap- kelimesinin ‘inşa etmek (mes. duvar); kapatmak (kapı); (şeyleri) kapamak/örtmek; (şeyleri) birbirine yapıştırmak, (şeyleri) beraber koymak’ vs. anlamlarına yer verirken kelimeyi çokanlamlı (polisemantik) olarak değerlendirmiştir. Ancak Sevortyan, Vambery ve Räsänen Clauson’un aksine kelimenin anlamlarını iki ayrı maddede eşgösterenliymiş gibi vermişlerdir: (I) et- eyle- (II) kapa-/ört-. Gerçekte kelime eşgösterenli değildir. Clauson’un da ifade ettiği gibi anlamı genişlemiş kelimelerden biridir. Bugün Standart Türkiye Türkçesinde kelime genellikle inşa etmek, kurmak anlamında kullanılmaya başlanmış, örtmek anlamındaki yap- anlamı ise kaybolmuştur (Kıpçak grubu lehçelerinde örtmek anlamıyla yaşamaya devam etmektedir.) Ancak bugün ‘ört-’ anlamı, Standart Türkiye Türkçesinde yap- kelimesinin türemiş şekilleri olan yapış-, yapışık, yapışkan, yapışıcı, yapıştırıcı vb. örneklerinde devam etmektedir. 1

25

E.ATMACA VE R.ADZHUMEROVA

SAÜ Fen Edebiyat Dergisi (2010-II)

Eski Türkçede kapıġ biçiminde olan kelime, XII. yüzyıldan sonra kelimenin sonundaki patlayıcı ġ# sesi, açıklık uyumuna bağlı olarak #ı# sesinin içerisinde erimiştir (~ fusion). Eski Türkçeden günümüze kadar kapıg> kapığ> kapıw> kapuw > kapū > kapu > kapı biçimlerinde tarihî bir seyir takip etmiş kapı kelimesinin ek kök ayrımı da muhtemelen kap (isim) +ı(i.f.y.) ve –g (f.i.y.) eklerinin getirilmesiyle türetilmiş isim olmalı. Hatta kap kelimesi de türemiştir. Hacıeminoğlu’nun (1991: 181) ‚Türk dili ile ilgilenen araştırmacılar yapı ve şekil meselelerini aşıp Türkün ve Türkçenin mantık sistemine ulaşmalıdırlar. Esasen milletin tasavvur ve yorumu isabetli keşfedilmezse, kelime tahlillerinde başarılı olmak da mümkün değildir‛ sözlerinden hareketle kelimenin mantık sistemi üzerinde düşünmeye başladık. Acaba kelimemizi farazî bir *ka (-/+ ?) basamak köküne dayandırabilir miyiz? Şayet böyle yaparsak p ekine ne diyeceğiz? Ek, isimden fiil mi, yoksa fiilden isim mi yapmaktadır? Gabain’in ‚Eski Türkçenin Grameri‛ (2000: 54) kitabında fiilden isim yapma ekleri içerisinde seyrek biçimde kullanılan –p top ‘hep, bütün’ (*to—‘dolu olmak’) ekinin olduğuna işaret etmesiyle kapı kelimesinin kökeninin *ka- ‘örtmek, kapatmak’ kök fiiline dayandırabileceğimiz sonucuna vardık.

Sevortyan (1997: K-274-275), Clauson’u destekler nitelikte *kap- fiiline dayandırmış ama kelimenin isim mi fiil mi kökünün tespitinde kap+la‘çepeçevre sarmak, kuşatmak, her yanını örtmek’ biçimini de göz ardı etmemeliyiz diyerek gerçekte kelimenin isim olduğuna işaret etmiştir. Kap ismi, alt kategorisinde kendisinden türemiş geniş bir kavram alanıyla (~ sprachfeld-semantic field) yer alır:

kap+lık ‘defter, kitap vb.ni

kaplamaya yarayan’; kap+lı ‘ciltli’; kap+ak (

Smile Life

Show life that you have a thousand reasons to smile

Get in touch

© Copyright 2024 DOKU.TIPS - All rights reserved.