Analiz. Suudi Arabistan ın Yemen Operasyonu. Ebru AYDIN

Ankara Strateji Enstitüsü Analiz No: 2015-1 Ocak 2015

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

Analiz

Ebru AYDIN

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu Eb

Author Yonca Erdem

17 downloads 307 Views 571KB Size
Ankara Strateji Enstitüsü Analiz No: 2015-1 Ocak 2015

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

Analiz

Ebru AYDIN

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu Ebru AYDIN

Ankara Strateji Enstitüsü Emek Mah. 26. Sokak (Eski 62. Sok.) No:8/2 Çankaya 06500 ANKARA/TÜRKİYE Tel: (0312) 213 84 44 • Faks: (0312) 213 84 34 ankarastrateji.org • [email protected]

Analiz No: 2015-7 Haziran 2015

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu Ebru Aydın

Ankara Haziran 2015

Copyright © 2015 Ankara Strateji Enstitüsü Tüm Hakları Saklıdır. Birinci Baskı Kütüphane Katalog Bilgileri Ebru AYDIN, “Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu” Ankara Strateji Enstitüsü Yayınları Tasarım&Baskı: Karınca Ajans Yayıncılık Matbaacılık Dr. Mediha Eldem Sokak No: 56/1 Kızılay/ANKARA Tel: (0312) 431 54 83 Faks: (0312) 431 54 84 www.karincayayinlari.net - [email protected] Ankara Strateji Enstitüsü Emek Mah. 26. Sokak (Eski 62. Sok.) No: 8/2 Çankaya 06500 ANKARA/TÜRKİYE Tel: (0312) 213 84 44 Faks: (0312) 213 84 34 [email protected]

içindekiler 7

Giriş ...............................................................................................................................................V SUUDİ ARABİSTAN’IN YEMEN OPERASYONU 1. Yemen Operasyonu’nun Başlaması...........................................................................................7 2. Taraflar Açısından Yemen Operasyonu......................................................................................8 a. Suudi Arabistan.....................................................................................................................8 b. Körfez İşbirliği Konseyi (KİK)...............................................................................................10 c. İran.......................................................................................................................................13 d. Pakistan................................................................................................................................15 e. Mısır.....................................................................................................................................18 3. Amerika Birleşik Devletleri.......................................................................................................20 4. Türkiye ....................................................................................................................................21 5. Son Gelişmeler..........................................................................................................................23 6. Operasyon Başarılı mı?..............................................................................................................24 7. Yemen için Yapılması Gerekenler..............................................................................................25 Sonuç.........................................................................................................................................27

III

giriş GİRİŞ

A

rap Baharı’ndan dolayı Yemen’de başlayan sorunları yalnızca Sünni ve Şii çatışması çerçevesinde açıklamak yeterli olmayacaktır. Ayrıca mevcut çatışmaları mezhep çatışması düzeyine indirgemek yaşananları basitleştirmeye yol açabilir. Örneğin, Husilerin İran tarafından desteklendiği doğru olsa da, İran’ın desteğinden önce de Zeydilerin Yemen yönetimiyle yaşadığı sorunlar vardı. Diğer bir deyişle merkezi yönetime karşı hoşnutsuzluklar ve zaman zaman yaşanan ayaklanmalar İran’ın yardımlarından çok öncesine dayanmaktadır. Yemen’deki rejim ise Husilere ve Zeydilere ait sorunları çözme konusunda başarısız olmuştur. Yemen’de AYEK (Arap Yarımadası el Kaidesi), Husiler ve sürgündeki hükümet arasındaki sorunlar başta ideolojik, sosyal ve ekonomik olmak üzere tarafların ülkede sadece kendi hakimiyetlerini kurmak istemelerinden kaynaklanmaktadır. Arap Baharı ile başlayan ayaklanmaların ardından güç boşluğundan yararlanan Husilerin 2015 Mart ayında Suudların kırmızıçizgisi Aden gibi stratejik bir bölgeye ilerleyişi ve İran’ın dolaylı olarak nüfuzunu artırmasıyla Suudlar hava operasyonu başlatmıştır. Birleşmiş Milletler tarafından yapılan açıklamada operasyondan dolayı bir milyondan fazla Yemenli ülkede yer değiştirirken yaklaşık 2.288 insanın öldürüldüğü ve en az 10.000 insanın yaralandığı belirtilmiştir. Yaklaşık üç aydır devam eden operasyonların Yemen sorununu çözme gücü uluslararası alanda ve Ortadoğu bölgesindeki aktörlerce tartışılmıştır. Bu bağlamda Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu başlıklı bu analizde öncelikle operasyonun nasıl başladığı, koalisyon devletlerinin duruşu, operasyona destek vermeyen devletlerin gerekçeleri, operasyonun başarısı ve Yemen için yapılması gerekenler incelenecektir.

V

I. Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu 1. Yemen Operasyonu’nun Başlaması IŞİD’in 20 Mart’ta Sada ve Sana’daki Şii camilere saldırmasının ardından Hutiler/Husiler, saldırıların intikamını almak için AYEK’in (Arap Yarımadası el Kaidesi) bulunduğu bölgelere saldırılara başlamış ve Yemen’in üçüncü büyük kenti Taiz’i ele geçirmişti. Ardından Husiler ülkenin ikinci büyük kenti Aden’e yönelmişti. Aden’in Husiler için önemli olmasının nedenleri ise; Kızıldeniz’i Aden Denizi’ne bağlayan ve yılda yaklaşık 33 bin geminin geçiş yaptığı Bab-ül Mendep Boğazı’nın Aden’de olması, AYEK’in ülkedeki varlığını sürdürmesi ve ABD’nin kuklası olarak gördükleri Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi’nin siyasi çalışmalarına Aden’de devam etmesiydi. Ancak Husilerin güneye doğru ilerleyişi ile beraber Suudi Arabistan, Yemen sınırına askeri birlikler yığarak olası bir operasyonun sinyallerini vermişti. Ayrıca Suudi Arabistan, AYEK ve Husilerden gelebilecek herhangi bir saldırıya karşı Yemen sınırına dev bir duvar örmüş ve Kızıldeniz’deki donanma üssünü takviye etmeye başlamıştı. Diğer yandan Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Saud el Faysal da Yemen’de barışçıl bir çözüm bulunmadığı takdirde, Husilerin saldırılarına karşı bölgeyi korumak için Arap ülkelerinin harekete geçeceğini açıklamıştı.   2014 yılından bu yana Yemen’de İran destekli Husilerin güçlenmesi, Suudi Arabistan’ı rahatsız etmekteydi. Şubat ayında başkent Sana’nın ele geçirilmesinin ardından Suudi Arabistan bu rahatsızlığını daha fazla gizlememiş ve 14 Şubat 2015 tarihli Körfez İşbirliği Konseyi’nin Riyad’daki toplantısında BM Güvenlik Konseyi’ne Yemen’e askeri müda-

7

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

hale çağrısında bulunmuştu. Ayrıca son zamanlarda Husilerin Yemen’de ele geçirmeye başladığı noktalar Suudi Arabistan için önem arz eden bölgelerdi. Örneğin Husilerin Bab-ül Mendep Boğazı’nı ele geçirmeye yönelmesi askeri operasyonun önemli bir gerekçesiydi. Öyle ki, Londra’da yayın yapan Suudi Arabistan destekli El Kuds el Arab Gazetesi, 5 Mart 2015 tarihinde Suudi Arabistan’ın Husilere karşı nüfuzunu korumak için bazı kabileleri silahlandırdığını; Mısır’ın da, Husiler’in Bab-ül Mendep boğazını kapatma ihtimaline karşı buraya göndermek için özel kuvvetler hazırladığını aktarmıştı. Bir başka gazete aynı zamanda Marib ve Bab-ül Mendep boğazının Kahire ve Riyad için kırmızıçizgi olduğunu yazmıştı. Boğaz, Hint Okyanusu ile Güneydoğu Asya’yı Süveyş Kanalı yoluyla Akdeniz’e ve Avrupa’ya bağlayan dünyanın en önemli deniz ticaret yollarından biri olmakla beraber, dünyada tankerle taşınan petrolün yaklaşık yüzde 8’i bu boğazdan geçmektedir. Bab-ül Mendep Boğazı’nın ticari hacim değeri ise yıllık 1,8 trilyon dolardır.1 Suudi Arabistan, bir yandan İran’a karşı bölgedeki nüfuzunu korumak, diğer yandan önemli ticaret yollarını Husilerin ele geçirmesini önlemek için Yemen’deki meşru hükümeti koruma beyanı ile operasyona başladı. Cumhurbaşkanı Hadi’nin BM’ye mektup göndererek “gönüllü ülkelerin” askeri müdahalesine izin veren bir karar alınmasını talep etmesi ve Suudları müdahale için davet etmesi ise operasyonlar için meşru zemin hazırlamış oldu.2 100 savaş uçağı ve 150 bin asker ile operasyona başlayan Suudi Arabistan’a Mısır, Fas, Ürdün, Sudan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Bahreyn de destek verirken; Mısır, Pakistan, Ürdün ve Sudan da olası bir kara harekatına hazır olduklarını deklare ettiler. 2. Taraflar Açısından Yemen Operasyonu a. Suudi Arabistan

Öncelikle 26 Mart’ta başlayan operasyon için kara operasyonu düşünülmüş ve liman kentlerinden Aden ve Hudeyde’den girilmesi planlanmıştı. Zeydi bölgesinden yani Sana ve kuzeyden girmek hatalı olacağından dolayı Sünni bölgeden girmek mantıklıydı ki, Husiler bu bölgede etkin değil ve ilerleyiş daha kolay olacaktı. Nitekim güney bölgesi daha önceden yabancı müdahalesini yaşamış bir bölgeydi. Örneğin 1960’larda Mısır, Yemen devrimini desteklemek ve 1918’den 1962’ye kadar devam eden Zeydi imamlığının

8

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

iktidarlığını almak için Yemen’e girdiğinde Taiz ve diğer Zeydi olmayan şehirlerde isyanla karşılaşmamış, ancak Sana ve kuzeyinde tepkiyle karşılaşmıştı. Kara harekatı senaryosu Pakistan ve Mısır tarafından kabul edilmediği için Suudi Arabistan hava operasyonu başlatmış oldu.3 Suudlar başlatılan operasyonun Yemen açısından gerekçelerini Husilerin ayaklanmasını durdurmaması, Suudların Riyad’daki toplantı çağrılarını reddetmeleri, BM’nin Doha’daki toplantı çağrısını reddetmeleri, silah gücüyle bölgesel güvenliği tehdit etmeleri, Bab-ül Mendep gibi stratejik öneme sahip liman ve kentleri ele geçirmeleri, seçilmiş bir cumhurbaşkanını ülkenin dışına gitmesi için zorlamaları ve Salih dışında diğer partilerle çatışmacı uygulamalara devam etmesi olarak göstermekteydi.4 Operasyonun başlatılmasının diğer nedenlerinden birincisi Suudların Yemen’deki Husilerin mevcut hükümete karşı ayaklanması ve güçlü bir pozisyona gelmesiyle İran’ın artan gücünün yanında sınırları içerisindeki Şiileri etkilemesinden çekinmesiydi. Çünkü Suudi Arabistan nüfusunun yaklaşık yüzde 10-15’ini Şiiler oluşturmakta ve azınlık grup Yemen’e yakın ve petrolün zengin olduğu vilayetlerde yaşamaktadır. Nitekim hava operasyonunun etkisi de Suudların sınırları içerisinde zaman zaman kendisini göstermiştir. Örneğin 7 Nisan 2015’te Katif ’e yakın Avamiye kasabasında Şii militanlar ile Suudi polisler arasında çatışma yaşanmıştı.5 Ayaklanmanın iç karışıklığa neden olmasını engellemek için de Suudlar operasyonu hızlandırmıştır. İkinci olarak Suudların yükselen İran gücüne karşılık adım atma ihtiyacı hissetmesiydi. Bu anlamda Tahran’ın bölgede yükselmeye başladığı 20132014 yılları arasında Suudların savunma harcamalarını yüzde 54 yani 6.46 milyar dolar artırarak dünyanın en fazla savunma ekipmanı alan ülke konumuna yükselmiştir.6 ABD ve İran arasında Batılı devletler tarafından da desteklenen görüşmeler ise Suudların daha fazla endişelenmesine neden olmuştur. Rahatsızlığın esas nedeni ABD ile gelişen ilişkilerin bölgede Suudlar karşısında İran’ı güçlendirmesiydi. Diğer yandan Kral Abdullah Abdul Aziz el Suud’un ölmesiyle yerine gelen Kral Selman bölgede agresif bir politika izlemeyi tercih etmiştir. Öyle ki, Suudların hızlı bir şekilde Arap-Sünni koalisyonunu toparlamasına ve kısa bir süre içerisinde hava operasyonuna başlamasına ABD bile şaşırmıştır.7 Suudi kralın bu tutumu ABD’den bağımsız hareket ettiğinin

9

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

göstergesi olarak değerlendirilmiştir. Ayrıca kral gücünü göstermek için bölgedeki askeri liderliğini ise sadece kendi ekonomisine dayanarak sürdürme çabasında bulunmuştur.8 Suudi Arabistan’ın bu tutumu “Selman Doktrini” olarak adlandırılmaktadır. Doktrine göre Suudi Arabistan’ın çıkarları öncelikli olacak ve Suudlar artık kaderini ABD ile oluşturdukları ittifaka bağlamayacaktır. Ayrıca doktrin, Suudi Arabistan’ın Arap ve Müslüman dünyasındaki müttefiklerini kucaklayan daha proaktif bir birlik kurulacağını öngörmüştür.9 Nitekim Kral Selman sadece Yemen ile ilgilenmemiş, bir yandan Arap Baharı ile ortaya çıkan iç ve dış dinamikleri kontrol etmeye çalışırken diğer yandan ABD’nin İran’ı dahil ettiği yeni düzeni dengeleyecek adımlar atmaya çalışmıştır. Bu nedenle bir yandan Irak, Libya ve Suriye ile ilgili istihbari ve siyasi faaliyetlerde bulunurken, diğer yandan Türkiye, Mısır, Katar ve Pakistan ile görüşmeler yapıp bölgesel çalışmalarını hızlandırmıştır. Başta Yemen’deki gelişmeler olmak üzere Suriye ve Irak’taki gelişmelerle beraber Suudi Arabistan kendi liderliğinde bir askeri birlik kurmayı da öngörmüştür. Ordunun kapasitesinin 7,000 ve 100,000 arasında olacağı ifade edilmiştir. 10 Bu olası askeri birlikle Suudi Arabistan güçlü Arap ordusunun yeniden kurulmasını amaçlamıştır. Yemen operasyonun başarılı olması durumunda bölgedeki bu hızlı ilerleyişin devam edeceği ve güçlü bir Arap ordusunun kurulma olasılığının artacağı düşünülmektedir. Ancak aksi durumda Sünni dünyanın en önemli aktörü gücünü kaybedecek ve Arap dünyasındaki taraflar arasındaki anlaşmazlıklar derinleşecektir. b. Körfez İşbirliği Konseyi (KİK)

1981 yılında kurulan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn, Suudi Arabistan, Umman, Katar ve Kuveyt’in üyelerini oluşturduğu Körfez İş Birliği Konseyi (KİK) 26 Mart’ta yaptıkları ortak yazılı açıklamada, Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi’nin çağrısına yanıt verme kararı aldıklarını duyurmuştur. Üye devletler operasyonda Suudların isteği doğrultusunda hareket ederken KİK üyesi Umman Sultanlığı ortak açıklamada yer almamayı tercih etti. Umman’ın operasyonda yer almamasının çeşitli nedenleri bulunmaktadır. Öncelikle uzun zamandan beri Suudların liderliğinde yönetilen operasyonun yanlış yönlendirildiğini ve bütün bölge için tehlike oluşturduğunu düşünmektedir. Ayrıca Yemen’e sınırı olan Umman Yemen’den gelen tehdi-

10

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

tleri engellemek için 300 milyon dolar11 harcama yapmıştır. Çatışmanın devam etmesi durumunda maliyetin daha fazla olmasını engellemek için Maskat uluslararası topluma gittikçe daha çok derinleşen çatışmaya diplomatik sonuç bulması için baskı yapmakta ve müzakerenin ise yabancı devletlerden ziyade Yemenliler tarafından kurulması gerektiğini ifade etmektedir. Ayrıca Umman bölgede doğacak bir mezhep çatışmasından da kaçınmaya çalışmaktadır. Bunun öncelikli nedeni ise Umman’ın büyük çoğunluğunun Sünnilik ve Şiilikten farklı olan İbadilik mezhebine ait olması ve birçoğunun Yemen’deki Husilere sempatisinin olmasıdır.12 Yemen’deki çatışmanın sona ermesi için Umman hem İran’a hem de Suudi Arabistan’a Umman Girişimi olarak adlandırılan yedi adımdan oluşan bir plan sunmuştur. Girişime göre yapılması gerekenler: - Husi ve eski lider Salih yanlılarının Yemen şehirlerinden çekilmesi ve askeri olarak ele geçirilmiş yerlerin geri verilmesi, - Hadi’nin başkanlığının ve Halid Bahah hükümetinin restorasyonu, - Erken parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılması, - Yemen’deki bütün unsurların imzalayacağı bir anlaşma, - Husileri meşru siyasi partiye dönüştürme, - Uluslararası bağışçıların katılacağı bir konferans, - Yemen’in KİK’e kabulüdür.13 Umman’ın diplomatik çözüm için sürdürdüğü çabalara karşılık KİK üyeleri saldırılara devam etmektedir. Ayrıca bölgede ABD’nin politikalarını yeterli bulmayan KİK üyeleri kendi planlarını uygulamayı sürdürmektedir. Bu konudaki kararlılıklarını ise 13-14 Mayıs’ta gerçekleştirilen Camp David Zirvesi’ne krallık düzeyinde katılmayarak göstermişlerdir. Camp David ile ilgili olarak BAE’nin Amerikan Büyükelçisi Yusuf el Uteyba ABD’den İran ve diğer tehditlere dair güvence istediklerini belirtmiş ve eskiden ABD ile centilmenlik anlaşması varken bugün artık bir şeylerin yazılı hale getirilmesi ve kurumsallaştırılması gerektiğini ifade etmiştir.14 Oysa Obama yönetimi Camp David Zirvesi ile KİK üyelerine askeri ve güvenlik garantisini vererek İran ile yapılan nükleer görüşmeler için destek almayı planlamıştır.15 Diğer bir deyişle ABD Ortadoğu politikaları için müttefiklerinden destek almaya çalışmıştır. Ancak Katar ve Kuveyt dışında zirveye diğer Arap Devletleri krallık düzeyinde katılmamıştır. Zirveye katılmayan kralların önce-

11

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

likli gerekçesi İran ve ABD’nin yumuşak bir ilişkiye geçmesi ve nükleer müzakerelerin başlatılmasıdır. Bu görüşmeler başta Suudlar olmak üzere diğer Arap Devletler tarafından İran’ın nüfuzunu artırıcı hamle olarak değerlendirilmiştir. İkinci olarak, Arap yetkililer geleneksel olarak herhangi bir saldırıya uğradıkları zaman ABD’den kendilerini savunmalarını istemiştir. Ancak Amerikan siyasi yaşamında böyle bir karar ancak Kongre’nin onayı ile alınabilmektedir. Bunun yerine Obama kendi yetkileri çerçevesinde birtakım öneriler sunmayı düşünmüştür. Ancak bu kararın bağlayıcı nitelikte olmayışı Arapları ikna etmemiştir.16   Üçüncü olarak, Araplar Obama’nın 5 Nisan 2015 tarihli New York Times röportajında Suudi Arabistan başta olmak üzere diğer Arap müttefiklerin dış tehditlerle beraber iç tehditlerden de endişelenmeleri gerektiğini belirtmesinden ve bu bağlamda bu devletlerdeki yabancılaşmış genç nüfusun, yıkıcı ve hatalarını kabul etmeyen ideolojilerin varlığından söz etmesinden rahatsız olmuştur.17 Obama KİK’in bu gibi endişelerini gidermek için zirvede nükleer anlaşmanın 20 Haziran’da tamamlanması durumunda İran’ın önümüzdeki 10-15 yıl içerisinde nükleer silah üretiminin önleneceğini ifade etmiştir. Ayrıca ABD ve Körfez ülkeleri arasında askeri açıdan genişletilmiş program ile işbirliğinin artırılacağı, bu kapsamda İran’ın füzelerine karşı savunma için yardım programının, eğitim programlarının ve deniz güvenliği konusunda işbirliğinin sağlanacağını açıklamıştır. Buna ek olarak bu devletlerin füze savunma sistemlerini geliştirmek için erken uyarıcı kapasitenin artırılmasında yardımcı olunacağı da belirtilmiştir.18 Obama’nın zirvede yaptığı açıklamaların bölgedeki gelişmelere güçlü bir etkisi olamamakla beraber İran ile nükleer anlaşmanın sağlanması durumunda ortaya çıkacak sorunlar tartışılmaya başlanmıştır. Örneğin anlaşmanın sağlanması durumunda bunun Suudların İran’ın nükleer kapasitesine ulaşmak için ellerinden gelen her şeyi yapmaya iteceği riskini barındırdığı belirtilmiştir.19 Bu ise bölgede silahlanma yarışı anlamına gelmektedir. Diğer taraftan, İran ise Dışişleri Bakanlığı düzeyinde Yemen’de devam eden operasyonlarla ilgili işbirliği yapmak üzere Umman ve Pakistan’a bir ziyaret gerçekleştirmiş ve Suudi Arabistan ve Arap İttifakı üzerinde etkin olan Umman ve Pakistan gibi ülkeleri İran tarafından meseleye dahil etmeye çalışmıştır.

12

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

c. İran

İran’ın Yemen’e olan ilgisi 1990’lara dayanmaktadır. Ancak bu ilgi daha çok ideolojik olarak Yemen’i etkileme düzeyinde başlamıştır. Örneğin 1990’ların başlarında İran Husi öğrencilerini topraklarında ağırlamış ve bu öğrenciler Yemen’e döndüklerinde Batı karşıtı fikirler yaymaya başlamışlardır. Bu öğrenciler arasında 2004 yılında ölen Hüseyin Bedir Husi de bulunmaktaydı ki, İran’ın önemli bir retoriği olan “Amerika’ya ölüm, İsrail’e ölüm, Yahudilere lanet olsun, İslam’a zafer” ödünç alınarak yoğun bir şekilde kullanılmıştır.20 İran’ın Yemen üzerindeki doğrudan etkisi ise 2004 yılından sonra günümüze kadar devam etmiştir. Burada İran’ın bir mezhep çatışması yaratarak bunun üzerinden Ortadoğu’daki etkisini artırmaya çalıştığını söylemek mümkündür. Taraflar arasında sürdürülen vekalet savaşı ise sadece Yemen ile sınırlı değildir. Bu savaşın Suriye, Irak, Bahreyn ve Lübnan’da da mevcut olduğunu söylemek mümkündür. İran’ın 2003 Irak müdahalesiyle yükselen bölgesel etkisi Suudları endişelendirmiş, öyle ki, Wikileaks’e göre Suudlar ABD’den “yılanın başını kes” raporu ile İran’ı bombalamasını ve yaptırımları güçlendirmesini istemiştir. Ancak Irak’taki başarısızlıktan dolayı ABD’nin Ortadoğu’da başka bir ülkeye müdahalesi mümkün olmamakla beraber İran ile nükleer görüşmelere başlaması ve hatta Suriye ve Irak’ta IŞİD’e karşı, Afganistan’da Taliban’a karşı bir partner olarak değerlendirmesi Suudları hayal kırıklığına uğratmıştır.21 İran’ın Ortadoğu’da yayılmacı bir politika izlediğini eylemsel ve söylemsel olarak söylemek mümkündür. İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in 25 Ocak 2015 yılındaki “Hizbullah Lübnan’da Basic (İran milisi) oluşturuldu. Aynı şekilde Suriye ve Irak’ta da kuruldu, şimdi de Ensarullah hareketinin Yemen’deki kuruluşunu izliyoruz” açıklaması buna örnektir. Öyle ki, İran Devrim Muhafızı Komutan Yardımcısı Hüseyin Selami de “Ensarullah stratejik olarak Lübnan Hizbullahı’nın bir kopyasıdır” demiştir. Aynı zamanda İran Meclisi’nin eski sözcüsü Ali Ekber Natık Nuri de 31 Ocak’ta Yemen’in İran’ın yeni etki alanı olduğunu, İran Devrimi’nin Yemen, Suriye, Lübnan ve Irak’a kadar yayıldığını belirtmiştir.22 Ekim ayında İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in Devrim Muhafızlar Ordusu’ndaki temsilcisi Şii din adamı Ali Saidi de “İslam Cumhuriyeti’nin sınırları eski

13

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

Ortadoğu sınırlarına ulaştı. Bugün, İran stratejik olarak Akdeniz ve Bab-ül Mendep Boğazı’na kadar ulaşmıştır” demiştir.23 İran’ın Yemen’deki Ensarullah hareketini doğrudan desteklediği yönünde iddialar da vardır. Örneğin Reuters’ın Eylül ayındaki haberine göre Yemen hükümeti en az üç tane İran Devrim Muhafızı’nı yakalamıştır. Ancak Husi aktivistlerinden Hüseyin el Bukhaiti İran’ın Yemen’deki gelişmelere dahil olduğuna dair iddiaları reddetse de 2013’te İran tarafından Yemen’e gönderilen Cihan 1 gemisinden kaçak silahların çıkması iddiaları güçlendirmektedir. Ancak İran’ın böyle bir hatayı yapmayacağı, büyük ihtimalle Husilere para gönderdiği ve Husilerin de Afrika’daki kaçakçılardan bir gemi dolusu silah aldıkları ifade edilmektedir.24 Yemen’deki vekalet savaşı ise zaman zaman ABD ve İran arasında gerginliklerin doğmasına neden olmuştur. Örneğin 13 Mayıs’ta İran Yemen’e insani yardım için gönderdikleri gemiye herhangi bir saldırının yapılması durumunda bölgede savaşın çıkacağını açıklamıştır. Bu açıklama ise Şubat ayında Yemen’e gönderilen kargoya el konulmasından kaynaklanmıştır. İran’ın bu hareketlenmelerine karşılık ABD de Körfez’e altı adet savaş gemisi göndermiştir.25 Esasında 12 Mart’ta ABD savunmasından bir yetkili İran’ın gönderdiği gemilerde silahların bulunmadığını ancak bu olasılıktan dolayı endişelerin devam ettiğini ifade etmiştir.26 İran operasyonların durdurulması için çeşitli çağrılarda bulunmuştur. Ancak Suudlar tarafından sert tepkiyle karşılanmıştır. Örneğin 12 Nisan’da İran Suudları arayarak operasyonu durdurmalarını istemiş ve Suud Dışişleri Bakanı Prens Saud el Faysal sert tepki göstermiştir.27 Ayrıca İran Yemen’de barış görüşmelerinin yapılması ve ateşkes çağrısında bulunurken ABD’nin Suudi Büyükelçisi “en son kontrol ettiğimde İran’ın Yemen’e bir sınırı yoktu” açıklamasıyla çağrıyı reddetmiştir.28 Ancak 30 Nisan’da İranlı mevkidaşı Muhammed Cevad Zarif ile New York’ta bir araya gelen ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ise Husileri müzakere masasına oturtmak için Tahran’dan yardım istediklerini söylemiştir.29 İran’ın Yemen savaşından bir şey kazanmadığı aksine Yemen’deki mezhepsel olmayan taraflardaki bütün müttefiklerini kaybettiği, Taiz ve güneyde kurduğu bütün bağlantılarının yıkıldığını söylemek mümkün. Örneğin güneyin önemli liderlerinden Ali Salim el Beyd, İran’ın müttefiki iken Kararlılık Operasyonu’nu desteklediğini açıklayarak Suudların tarafını seçmiştir. 30

14

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

Diğer yandan İran aynı zamanda diplomatik ve siyasi olarak Suudlar karşısında yenik konuma düşmüştür. Örneğin Suudi Arabistan Rusya’nın bölgede tarafsız kalmasını sağlamıştır. ABD’nin Yemen’de İran gemilerine yönelik savaş gemilerini göndermesi ve Suud operasyonuna tepki gelmemesi Yemen’in Suudların etkisi altında olan bir bölge olduğunun kabulü anlamına gelmektedir. Buna ek olarak İran’ın Yemen’de tarafları bir araya getirme çabasının uluslararası alanda kabul görmemesi ve hatta Suudlar tarafından reddedilmesi başarısızlık olarak değerlendirilmektedir.31 Ancak her ne kadar İran karşısında güçlü bir Suudi Arabistan var olsa da devrik lider Salih ve Husiler Suudların askeri olarak Yemen’de tam bir kontrol sağlanmasını engellemektedir.32 d. Pakistan

Yemen hava operasyonunun gün geçtikçe karmaşık hal alması karşısında Suudlar konumlarını ve bölgedeki liderliklerini güçlendirmeyi arzulamaktadır. Bu kapsamda da ekonomi, askeri ve hatta nükleer program konusunda desteklediği Pakistan’dan yardım istemektedir. Ancak Pakistan’ın Yemen müdahalesine katılması basit bir tercih olmamakla birlikte birden fazla boyuta sahiptir. Öncelikle Pakistan ve Suudi Arabistan arasındaki dostluk eskiye dayanmaktadır. Örneğin Pakistan Başbakanı Navaz Şerif 1999 yılındaki askeri darbeden dolayı 2008 yılına kadar Suudi Arabistan’da yaşamıştır. Ayrıca iki devlet arasında güçlü bir ekonomik ve askeri ilişki bulunmaktadır. 2014 yılında Suudi Arabistan tarafından Pakistan’a yapılan 1,5 milyar dolar yardım33 ve Pakistan’ın yaklaşık 300 birliğinin34 Suudi Arabistan’da eğitilmesi bu güçlü ilişkiyi kanıtlamaktadır. Ayrıca yaklaşık 2 milyon Pakistanlı Suudi Arabistan’da çalışmakta ve her yıl 4.73 milyar dolar ülkeye para girişini sağlamaktadır. 35 Ülke içinde operasyona bakış açısına bakıldığında Başbakan Şerif ’in Suudlarla kişisel ilişkisinden dolayı operasyonu destekleme eğilimi gösterdiği ve ortanın solu Pakistan Halk Partisi’nin açıkça desteklediği gözlemlenmektedir.36 Ancak Başbakan Suudların savaşa düşünmeden ve hazırlanmadan girdiği yönünde bir kanaate de sahiptir. Bu bağlamda Pakistan hükümeti Hadi hükümetini güçlendirme ve İran destekli bir yapının Arapların bölgesinde hakim olmasını engelleme amaçlarının mevcut kaynaklar tarafından karşılanamayacağını düşünmektedir. Ayrıca Suudların Yemen’e karadan

15

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

girmesi ile bataklığa dönüşecek bir Yemen öngörülmektedir. Burada da Mısır’ın geçmişteki Yemen tecrübesi dikkate alınmaktadır. Ancak Suudlarla da arasının bozulmasını istemeyen Pakistan, konuyu parlamentoya götürerek meclis kararının uygulanması politikasını izlemişlerdir.37 Diğer yandan BM’nin terör listesinde yer alan Cemaat’ud Dava (Jamaatud-Dawa -JuD) isimli Pakistan ordusuna sadık olduğu düşünülen grup müdahaleyi desteklemekte ve bu yönde propaganda yapmaktadır. 2002 yılına kadar Leşker Taybe (Lashkar-e-Taiba-LeT) olarak bilinen grup 2008 yılında Mumbai’deki terör saldırısından sorumlu tutulmuştur. Ordu ve istihbarat ile bağlantılı olan JuD’un Pakistan’ın iç politikasında önemli bir rol aldığı düşünülmektedir. Grup Pakistan hükümetinin politikalarına destek için binlerce kişiyi toplayıp gösteri yapabilecek bir güçtedir.38 Grup Yemen operasyonunu desteklemelerinin gerekçelerini şu şekilde sıralamaktadır: - İki kutsal şehri barındıran Suudi Arabistan’ı savunmak tüm Müslümanların görevidir. - Yemen’deki kriz Yahudi-Haçlı ittifakının Müslümanların kutsal mekanlarını yıkmaya çalışmalarının sonucudur. İran da Müslüman dünyanın bir parçası olmaktan ziyade ABD-Siyonist kampın bir parçasıdır. - Husiler Suudi Arabistan’a saldırmayı planlamaktadır ve Suudlar kutsal şehirleri korumak için kendilerini savunmaktadır. 39 Bu nedenlerden ötürü gruba göre başta Pakistan olmak üzere bütün dünya Müslümanlarının bu operasyonu desteklemesi gerekir. Grup nükleer programından dolayı Pakistan’ı Müslümanları savunan gücü olarak tanımlarken Suudi Arabistan’ı da Müslümanların ruhani lideri olarak tanımlamaktadır. 40 Diğer yandan Suudlar 1979 yılından beri Pakistan’da yürüttükleri Selefi çalışmalarından dolayı içerdeki aktörlerin bir kısmının desteğini almayı başarmıştır. Bugün yaklaşık 27 bin Selefi medresesinin bulunduğu Pakistan’da bu kesimler müdahaleyi desteklemektedir.41 Ancak öte yandan Pakistan’da bazı kesimler Suudları eleştirmektedir. Örneğin Pakistan iç ve dış tehditler yaşarken Suudi Arabistan’ın neden yardım etmediği, Suudların bazı terör olaylarını destekledikleri yönünde yorumlar mevcuttur. Ayrıca Şii ve Sünni boyutu olduğu da düşünülen Yemen krizinin Pakistan’da da bir mezhep çatışması başlatacağından endişe edilmektedir.42 Hatta bazı yetkililer Riyad’ı savaşı başlatmakla suçlamaktadır.43

16

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

İran’dan sonra en fazla Şii nüfusa sahip Pakistan, Hindistan ve Afganistan ile yaşadığı sınır sorunlarına İran’ı da eklemek istememektedir. Ayrıca ordu içerisinde Şiilerin kırgınlık yaşaması da istenmemektedir. Ancak Suudlar Pakistan ordusuna, Taliban ve Leşker-i Cenkvi gibi örgütlerle mücadelede gerilla savaşında ustalaşmasından dolayı önemli bir güç olarak bakmaktadır.44 Her ne kadar Pakistan ve Suudlar arasındaki askeri ilişkiler 1960’lı yıllara dayansa ve Pakistan Riyad’a hava gücünü kurması için yardım etse de bugün Pakistan zaferin garanti olmadığı bu savaşa dahil olmayı düşünmemektedir. Ayrıca bir yandan Veziristan, Swat ve Bacur gibi yerlerde devam eden mücadele harcamalarına ek olarak Yemen operasyonun mali yükü de operasyon konusunda gönülsüz olmalarına neden olmaktadır.45 Diğer yandan Pakistan mezhepsel bir kavganın parçası olmak istememektedir. 182 milyonluk nüfusu içerisinde 25-30 milyonluk Şii grubu bulunmaktadır. Husilerin de Şii olarak bilinmesinden dolayı sınır içerisindeki Şii gruplar herhangi bir müdahaleden rahatsız olacaktır. Ayrıca İran Pakistan’ın İslamabad’da Sünni militanlara verdiği destekten ve Şiilere karşı uyguladığı sert politikalardan rahatsız olmaktadır. Pakistan zaten uyguladığı sert politikalara ek olarak Şiilere müdahale eden devlet olarak anılmak istememektedir. Bunun da önemli bir nedeni Pakistan’ın doğalgaz zengini İran üzerindeki yaptırımların kalkması durumunda ticari ilişkilerini tehlikeye almak istememesidir.46 Suudların Yemen müdahalesinde Pakistan’dan istediği yardım, ilişkilerinin dönüm noktası olarak yorumlanabilir. Suudların yanında operasyona katılmak belli noktalardan Pakistan için avantajlı olsa bile İslam dünyasında başka bir Müslüman gruba saldırmakla suçlanma riskini taşımaktadır.47 Mevcut risklerden dolayı ülkede operasyonla ilgili yapılan tartışmaların sonunda hükümet, Yemen’deki sorunun diplomatik ve siyasi yollarla çözülmesi için çağrılarda bulunmuştur. Tartışmaların yapıldığı sırada İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif Pakistan’a ziyaretlerde bulunmuş, Pakistan’daki Taliban ile mücadele, Hindistan sorunu ve Yemen’e gönderilecek kara harekatı tartışılmıştır.48 Pakistan’ın Suudi Arabistan’a yardım edeceklerini tekrarlamasına, Yemen’e uygulanacak abluka ve ambargoya katılımı desteklemesine rağmen hava saldırısına ve olası bir kara harekatına katılmama açıklamaları ve gerekçe olarak Afganistan sınırındaki Taliban’la mücadeleden dolayı ordunun

17

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

yeterli olmamasını sürmesi Suudları şaşırtmıştır.49 Ancak Pakistan bölgedeki mezhepsel çatışmanın yayılmasını istememektedir. Nitekim mezhepsel çatışmanın olmadığı dönemler de dahi yaklaşık 50.000 Pakistanlı mezhepsel şiddet yüzünden hayatını kaybetmiştir.50 Bölgede herhangi bir mezhepsel çatışmanın derinleşmesi Pakistan’ı etkileyecektir. Pakistan medyasında da savaşa girilmemesi yönünde çok sayıda yazılar kaleme alınmıştır.51 Ayrıca, Pakistan’ın Afganistan’da ABD ve Suudlar yanında çatışmaya dahil olması Afgan Savaşı’nı daha fazla derinleştirmiş ve kendisini de olumsuz bir şekilde etkilemiştir. Bu nedenle de yeni bir çatışmanın olumsuz sonuçlar doğuracağı düşünülmektedir.52 e. Mısır

Suudların öncülüğünde kurulan koalisyona destek veren devletlerin önünde Mısır gelmiştir. Mısır ekonomisi için Süveyş Kanalı’nın stratejik boyutu ve operasyonun Mısır’ın bölgesel gücünü gösterecek bir fırsat sağlaması Mısır’ın operasyona katılmasını sağlamıştır. İran’ın Kızıldeniz üzerindeki etkisini azaltmak hatta engellemek ise Mısır için bir diğer önemli konular arasında yer almıştır. Ayrıca uzun zamandan beri Arap devletlerinin Mısır’ı ekonomik açıdan desteklemesinin bir karşılığı olarak Mısır da askeri desteğini Suudlardan esirgememiştir. Çünkü Sisi’nin Mısır’ın ekonomik sorunlarını çözmesi için başta Suudlar olmak üzere Körfez devletleri yaklaşık 12 milyar dolar yardımda bulunmuştur.53 Mısır operasyona katılarak bölgesel gücünü artırmayı amaçlamasına rağmen operasyonun Mısır’ın iç sorunlarına etkisinin olacağı düşünülmektedir. Ayrıca müdahalenin maliyetinin yanı sıra yenilgi durumunda Mısır’ın bölgedeki pozisyonu kötüleşecektir.54 Ayrıca müdahale Mısır’ın askeri gücünü zorlayacak niteliktedir. Bunun da nedeni hali hazırda Libya ve Sina’da Mısır’ın IŞİD ile mücadele etmesidir. Diğer yandan Mısır iç sorunlarından dolayı uzun zamandan beri ilgilenemediği Ortadoğu bölgesine, bölgesel bir güç olduğunu göstermek için Yemen krizini önemli bir araç olarak kullanmaktadır. Örneğin, siyasi olarak Yemen sorunu Mısır için Araplar arasında gücünü yeniden göstermek için bir fırsat doğurmuş ve bu durumu kullanmak isteyen Mısır, Arap Ligi Zirvesi’nde IŞİD ve Husilerin yükselişi gibi bölgedeki sorunları çözmek için Araplardan oluşan bir ordunun kurulmasını öngörmüştür.55 Bu bağlamda Mursi’nin yerine geçen Sisi, Körfez’in güvenliğinin Mısır’ın

18

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

ulusal güvenliğinin bir parçası olduğunu ifade etmiştir. Bu nedenle de Körfez’i bölgesel tehditlerden koruyacak bir Arap ordusunun kurulması için çağrıda bulunmuştur. Hava operasyonunda ise gerekli görüldüğü takdirde karadan birlik gönderebileceklerini açıklamıştır.56 Mısırlılar ise özellikle sosyal medyada Yemen’e kara operasyonuna tepki göstermektedir. Mısırlı askerlerin Mısır parasını koruma adına acı çektikleri ifade edilmektedir. Ayrıca Libya’daki IŞİD mücadelesi zaferle sonuçlanmazken yeni bir çatışmaya girilmesi de eleştirilmektedir.57 Bu bağlamda Müslüman Kardeşler Sisi’nin koalisyondaki duruşunu Yemen hükümetinin meşruluğunu artıracak bir adım olarak değerlendirmemektedir. Ancak El Gama’a el İslamiyye ise Suudların saldırısını hoş karşılamış ve Yemenlilerin haklarının savunulması ve Husi hareketinin durdurulması gerektiğini ifade etmiştir.58 Selefi Cephe ise Yemen’deki çatışmayı Batı ve İslam arasındaki kavga olarak değerlendirmiştir. Ayrıca Cephe Suudların operasyonuna karşı gelmiş ve İslam’dan ziyade devletlerin kendi çıkarları için mücadele ettiğini ifade etmiştir. İstiklal Partisi Başkan Yardımcısı da geçmişte Yemen’e asker gönderilerek yapılan hatanın tekrar edilmemesi gerektiğine dair uyarıda bulunmuştur.59 Diğer yandan Mısır’ın geçmişe göre daha güçlü olduğu, kapasitesinin yeterli olduğu ifade edilmektedir. Hatta Aden’in Husilerin eline geçmesine Mısır gemileri tarafından oluşturulan bloklarla engellendiği de ifade edilmiştir.60 Ancak Mısır kara harekatına destek sinyalleri vermesine rağmen zamanla Yemen’e kara harekatına katılmayacaklarını ifade etmiştir. Mısır’ın iç siyasette Suudlarla aralarındaki gerginliğe rağmen bugün Yemen’de ortak bir harekatta olmalarına benzer bir biçimde, bugünün konjonktüründe farklı pozisyon aldıkları İran ile de gelecekte anlaşabilecek dış politika manevra kabiliyetine sahip olduğu ifade edilmektedir. İran Cumhuriyet Muhafızları Bakanı da Sisi’nin Yemen’de herhangi bir risk almayacak kadar zeki ve tecrübeli olduğuna dair açıklamalar yapmıştır.61 Nitekim askeri operasyona karşı gelenlerin önemli bir gerekçesi de Şii İran ve Sünni Suudi Arabistan’dan dolayı bölgede yoğunlaşan kutuplaşma politikalarına Mısır’ın gerekli olmadığı takdirde dahil olmamasıdır. Ancak Arap bölgesini tehdit eden bir durumun aynı zamanda Mısır’ın ulusal çıkarlarını da tehdit ettiği yönünde yorumlar da mevcuttur.

19

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

3. Amerika Birleşik Devletleri

26 Mart’ta başlayan Yemen hava operasyonunda iki önemli dinamik temel rol oynamaktadır. Bunlardan birincisi Obama’nın Ortadoğu’ya Amerikan askerlerini göndermekten ziyade müttefiklerini destekleyerek kendi kaderlerini tayin etmelerini sağlamaya çalışmasıdır. Nitekim ABD Yemen operasyonunu sadece lojistik ve istihbari açıdan destekleyeceğini açıklamıştır. İkincisi ise ABD müttefiklerinin ABD’den yeşil ışık gelmese dahi ulusal çıkarlarını korumak için müdahale etmeleridir. Buradaki esas neden de Ortadoğu’daki değişimlerden dolayı Körfez devletlerinin kendi çıkarları için müdahale ihtiyacı hissetmelerinden kaynaklanmaktadır.62 Esasında Yemen’de ABD Arap Yarımadası el Kaidesi (AYEK) ile yıllardır mücadele etmektedir. Ancak ABD son zamanlarda artan iç karışıklığa doğrudan müdahale etmekten kaçınmıştır. Bu nedenle de ABD karadan ya da doğrudan müdahaleye katılmak yerine lojistik ve istihbari destek vermeyi tercih etmiştir. Ancak Suudlar İran’ın Husiler üzerinden sınırında artan etkisini azaltmak için Washington’a daha fazla yardım etmesi konusunda baskı yapmıştır. Çünkü Amerikan yasalarından dolayı Obama yönetimi operasyonun başlangıcında düşük bir düzeyde istihbari paylaşım yapmıştır. Müttefiklerinden gelen baskıların sonucunda ise ABD askeri ve istihbari yardımları artırmıştır. Bu kapsamda ABD 20 üyeli askeri koordinasyon timini Körfez’deki müttefikleriyle temas için göndermiştir.63 Öte yandan ABD Nisan ayında Aden Körfezi’ne savaş gemilerini göndererek bölgeden gelebilecek herhangi bir tehditle mücadele etmeyi ve her hangi bir silah kaçakçılığını önlemeyi amaçlamıştır.64 Nitekim Beyaz Saray Basın Sözcüsü Jash Earnest İran’ın Husileri silahlı olarak da destekleyerek bölgede nüfuzunu artırmaya çalışmasından dolayı ABD’nin endişesinin arttığını ifade etmiştir. Bunun Yemen’deki aşırıcı grupları besleyeceği ve doğal olarak siyasi istikrarsızlığın devam etme riskini beraberinde getireceği ifade edilmiştir.65 Yemen ABD için stratejik anlamda hayati derecede önem arz ettiği için ABD gönülsüz olarak operasyonların muhatabı olmuştur. Ayrıca Yemen’de artan sorunlar ve bölgenin istikrarı ABD’ye Suudi Arabistan’ın önemli bir stratejik partner olduğunu göstermiştir. Bu nedenledir ki 13-14 Mayıs’ta gerçekleştirilen Camp David Zirvesi’nde Obama, Körfez İşbirliği Konseyi üyelerinin krallık düzeyinde katılmayışına rağmen Arap müttefiklerini

20

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

artan İran nüfuzu karşında rahatlatıcı adımlar atılacak konusunda ikna etmeye çalışmıştır. El Kaide sorununun dışında ABD’nin bölgeye bağımlı kalmasının önemli bir diğer nedeni ABD’nin sanılanın aksine enerji konusunda bölgeye bağlılığının devam etmesidir. Diğer bir deyişle ABD’nin kendi petrolünü çıkarmasına ya da alternatif enerji kaynaklarına rağmen Körfez’in küresel ve ABD’nin ekonomisi bağlamında hayati önemi değişmemiştir. Bugün Ortadoğu dünya petrolünün yüzde 32,2’sini üretmektedir ki, bu günlük 28.358 milyar varil anlamına gelmektedir. Bahreyn hariç KİK ise dünyadaki petrolün yüzde 23,9’unu üretmektedir. Üretilen petrol ve gazın Körfez’den ve Hürmüz Boğazı’ndan geçmesi önemini artırmaktadır. Buradan geçen enerji aynı zamanda ABD’nin ihracatını etkilediğinden dolayı önemi daha da artmaktadır. Ayrıca ABD’nin Enerji Enformasyon İdaresi’nin 2015 raporuna göre ABD 2014 yılında petrolün yüzde 27’sini hala ithal etmiş ve 2040 yılına kadar ithalat yönünde ancak yüzde 32 gibi bir oranla bağımsız olacağı belirlenmiştir.66 ABD Yemen’deki sorunların çözümü için çeşitli çözüm arayışına girmiştir. Bu kapsamda Suudların ateşkes ilan etmesi için baskılar yapmasına rağmen çok etkili sonuçlar alamamıştır. Diğer yandan ABD her ne kadar İran’ı Husilere silahlı yardım yapan bir devlet olarak görse de Yemen’deki partilerin ortak bir görüşmede bir araya gelmeleri için ve Husilerin bu görüşmelere katılımında ikna edilmesi için İran’dan yardım talep etmiştir.67 Ayrıca zaman zaman kendisi de Husilerle doğrudan görüşmeye çalışmıştır.68 Ancak bu çabalar Yemenli aktörleri ya da ABD’nin müttefiklerini müzakere masasına oturtmaya yetmemiştir. 4. Türkiye

Yemen’deki iç çatışmalardan dolayı Sana Büyükelçiliğini kapatan Türkiye, hava operasyonunu destekleyerek Suud koalisyonuna yakın bir duruş sergilemiştir. Bu destek ise Türkiye’nin dış politikasında Sünni bir mezhebe doğru kaydığı ya da bölgesel bir mezhep çatışmasının parçası olma riski taşıdığı tartışmasını beraberinde getirmiştir. Nitekim Yemen’in yeni bir Suriye olma durumu Türkiye’nin de bu kaosa sürüklenme riskini taşımaktadır. Türkiye’nin Suud koalisyonunu desteklemesinin esas nedeni Suriye müdahalesi için Batı ve Körfez devletlerinin desteğini almaktır. Ancak bu-

21

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

radaki esas sorun Suudların oluşturduğu koalisyonun bölgesel bir nitelik taşımasıdır. Türkiye ise Irak ve Suriye gibi kendisine yakın coğrafyalarda İran’ın artan nüfuzuna karşılık müttefikler edinme ve bölgesindeki sorunları çözmek için Koalisyonu fırsat olarak görmektedir. Nitekim Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “İran bölgeyi domine etmenin gayreti içerisindedir. Bu, bizi de Suudi Arabistan›ı da Körfez ülkelerini de rahatsız etmeye başlamıştır. Buna tahammül etmek mümkün değil. Yemen, Suriye, Irak›tan gücü kuvveti ne varsa, çekmesi lazım. (Yemen’deki) askeri harekâta lojistik destek verebiliriz” açıklaması da bunu kanıtlar niteliktedir.69 Ayrıca kurulan koalisyonun çoğunlukla monarşilerden oluşmasına ve Türkiye’nin darbeci olarak nitelendirdiği Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el Sisi’ye rağmen Türk Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada özellikle seçilmiş bir Cumhurbaşkanı vurgusu yapılmıştır.70 Ancak Suudi Arabistan’ın operasyonu sürdürme gücünden şüphe duyulduğu ve iç karışıklıkların meydana gelmesinden endişe edildiği için de Türkiye askeri operasyona katılımın riskli olduğunu düşünmüştür.71 Türkiye İran ile yaptığı görüşmeler çerçevesinde İran ile “istişare mekanizması” kurulması konusunda mutabakata varmıştır. Bu bağlamda Yemen ile ilgili plan şu şekilde sıralanmıştır: - Öncelikle taraflar ikna edilecek ve bu kapsamda Husiler Sana ve Aden’den çekilecek, Suudi Arabistan da eş zamanlı olarak hava operasyonlarını durduracak, - İnsani yardımlar sağlanacak, - Yemen’deki taraflar müzakere masasına oturtulacak, - Müzakereler İran ve Suudi Arabistan dışında Türkiye de dahil olmak üzere üçüncü tarafsız bir ülkede yapılacak, - Uygun görüldüğü takdirde konuyla ilgili uluslararası konferans yapılacak.72 Diğer yandan Türkiye Yemen sorununu çözmek için öneriler sunmasına rağmen operasyonun ilk günlerinde Suudlara açıkça verilen destek İran tarafından tarafsızlığın bozulduğu inancını doğurduğu için arabuluculuk konusunda Umman’ın Türkiye’ye tercih edilme ihtimali vardır.73 Ayrıca Nisan ayında Erdoğan’ın İran ziyaretinden hemen sonra İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ’in diplomatik çözüm çabaları çerçevesinde Umman’a

22

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

gitmesi bu ihtimali güçlendirmiştir. Ancak Suudlar ile ilişkisi hala güçlü olan Türkiye’ye bölgede ihtiyaç duyulacak bir ülke olması da göz ardı edilememektedir. 5. Son Gelişmeler

21 Nisan’da Suudi Arabistan yaklaşık üç aydır devam eden Yemen hava operasyonunu durdurduğunu açıklamıştı. Kararın, Obama yönetiminin koalisyona baskısı sonucu alındığı belirtilmişti. Ancak Suudiler, operasyonun durdurulmasının ateşkes anlamına gelmediğini ve Husilerden gelecek herhangi bir tehdit ya da saldırıda askeri müdahalelere devam edileceğini ifade etmişti. Bu kararın alınmasının esas nedeni ise Husi birliklerine ve Husilere ait ağır silahların büyük çoğunluğuna zarar verilmiş olmasıydı. Ancak Husilerin büyük bir tehdit olarak görüldüğü Yemen’de, Suudiler operasyona kaldıkları yerden devam etti. ABD bu durumu Suudilerin kendi güvenliğini sağlama çabası olarak değerlendirmiş ve devam eden çatışmaları en kısa zamanda bitirmeyi ve taraflar arasında siyasi bir süreci başlatmayı hedeflediklerini beyan etmişti.74   ABD’nin baskısına rağmen Suudilerin operasyona kaldığı yerden devam etmesi ve hatta karadan birlik göndermesi75, ABD’nin müttefiki üzerinde tam bir kontrole sahip olmadığı şeklinde yorumlanmıştı. Örneğin Ortadoğu uzmanı F. Gregory Gause’e göre “bir müttefikin göreceli de olsa bağımsız bir silahlı kapasiteye ulaşması, üzerindeki kontrolü daha da zorlaştırmaktadır.”76 Ayrıca ABD’nin Ortadoğu’ya kendi askeri birliklerinden ziyade müttefiklerini destekleyerek ve teşvik ederek müdahale etmesi belirlediği stratejileri sınırlamaktadır. Öte yandan Yemenliler yaşanan çatışmalardan çok fazla zarar görürken, çatışmaların istenilen sonuçları üretmediği, aksine, ABD ve İran’ı olası bir askeri sorunla karşı karşıya getireceği ifade edilmektedir. Örneğin son dönemlerde ABD ve Arap Koalisyonu, İran’a yönelik uyarılarını sıklaştırmıştır. Bu doğrultuda ABD bazı gemilerini Basra Körfezi’nde tutarak, özellikle İran tarafından Husileri desteklemek maksadıyla deniz üzerinden Yemen’e gönderilen silah ya da mühimmat gemilerini durdurmayı hedeflemiştir. Ancak İran bu süreçte ABD’nin yük gemisine el koymuş, 29 Nisan’da Suudi Arabistan da İran tarafından gönderilen yardım uçağını Sana’ya iniş yapmaması için bombalamıştır.

23

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

6. Operasyon Başarılı mı?

Kararlılık Fırtınası Operasyonu’ndan Umuda Dönüş olarak değişen Yemen operasyonunda Husiler, Yemen’e yönelik ablukanın kaldırılması ve saldırıların durdurulması karşılığında siyasi görüşmelere açık olduklarını beyan etmiştir. Bu açıklamalara rağmen Husiler saldırılara ve güneydeki ilerleyişine devam etmiş, Suudiler ise Husilerin olmadığı siyasi bir yapı oluşturmayı hedeflemiştir. Hava operasyonu Husilerin Yemen’deki gücünü bitirmek ve ilerleyişini engellemek için başlatılmıştır. Ancak yapılan saldırılara rağmen, Aden’de devrik lider Salih yanlılarından aldıkları yardımla birlikte Husiler ilerleyişine devam etmiş ve zaman zaman stratejik bölgeleri tamamen kontrol altına almıştır.77 İkinci olarak, ABD’nin Yemen’deki varlığının en önemli nedeni AYEK’i bölgeden çıkarmaktı. ABD açık bir şekilde Yemen’in AYEK için güvenli bir bölge olmasını istememiş ve bu doğrultuda mevcut hükümetlere savunma amaçlı maddi yardımlar yapmıştır. Ancak operasyonların ardından AYEK Hadramut vilayetinin önemli bölgelerinden ve coğrafi açıdan önemli bir konuma sahip olan Mukalla’yı ele geçirmiştir. Öyle ki, AYEK lideri Halid Batarfi, Mukalla Valiliği’nin resmi binasında telefon görüşmesi yaptığı ve Yemen bayrağını çiğnediği resimleri sosyal medyada paylaşarak güç gösterisinde bulunmuştur.78 Diğer yandan AYEK militanlarının 16 Nisan’da Mukalla’daki havalimanı ve petrol terminallerini ele geçirdiği belirtilmiştir.79 Üçüncü olarak, Irak’ta İran milislerine yardımlarda bulunarak Türkiye’nin yer aldığı coğrafyada İran nüfuzunun artmasına yardımcı olan ABD, Suudi Arabistan’ın arka bahçesi olan Yemen’de farklı bir biçimde güçlü bir İran’a engel olmak için operasyonları desteklemiştir. Ancak son dönemlerde yaşanan gelişmelere bakıldığında İran askerlerinin Yemen’deki varlığı devam etmektedir.80 Daha da önemlisi, İran’ın desteklediği Husilerin Yemen’deki ilerleyişi durdurulamamaktadır.  Sonuç olarak ABD’nin önemli hedeflerinden olan el Kaide’nin operasyonlardan dolayı güçlenmesi, Suudilerin önemli ve hatta tek hedefi olan Husi ilerleyişinin durdurulamayışı ve İran’ın hala Yemen’de etkinliğine devam etmesi yapılan operasyonların şuana kadar başarısız olduğunu göstermiştir.

24

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

7. Yemen için Yapılması Gerekenler

Yemen’e yönelik yapılan operasyonlar, çözümden ziyade ülke içindeki karışıklıkları derinleştirmiştir. Sorunun çözülmesi ve çatışmanın sonlanması için yapılması gerekenleri şu şekilde sıralamak mümkün: - Bugün ülkenin yüzde 30’unu kontrol altına almış olan Husilerin Yemen’in yerlileri olduğunun ve ülke yönetimine dahil olması gerektiğinin Suudi Arabistan tarafından kabul edilmesi gerekir. Bu çözümün Yemen’deki istikrarın oluşumunda ve el Kaide’nin bölgedeki faaliyetlerini sonlandırmasında etkili olma ihtimali daha fazladır. - Husilerin Yemen’in otantik bir parçası olduğunun kabul edilmesinin ardından olası bir siyasi görüşme için başta Husiler, Salih yanlıları ve Müslüman Kardeşler’in siyasi uzantısı Islah Partisi dahil olmak üzere Yemen’deki hiçbir grubu dışarıda bırakmayacak bir adımın atılması gerekir. - Başta Husileri müzakere masasına oturtmak ve bölgedeki istikrar için İran ile görüşmelerin yapılması önem arz etmektedir. - Suudların Husilerin gücünü kırma pahasına devlet kurumlarını yıkmamaya özen göstermesi gerekir. Libya örneğinde olduğu gibi kurumların yıkılması istikrarsızlığı derinleştirecektir. - Suudların operasyonun ardından Yemenlilere kendilerinin gardiyanlık görevi yapmayacağını ve bu kapsamda Yemenlilerin kendi ayakları üzerinde durmalarını sağlayacak adımlar atması gerekir.81 - Umman ve Türkiye’nin sunduğu planların vakit kaybedilmeden hayata geçirilmesi gerekir.

25

sonuç SONUÇ

E

sas olarak İran’ın Ortadoğu’da artan nüfuzu Suudların arka bahçesi olarak adlandırılan Yemen’e dayanmasıyla 26 Mart’ta başlatılan ve yaklaşık üç aydır devam eden Yemen operasyonunda istenilen amaçlara ulaşılamamış aksine ülkedeki çatışma ve kutuplaşma derinleşmiştir. Ayrıca koalisyona en büyük zararı ise İran’ın bölgedeki faaliyetlerinden ziyade başlattığı operasyonlar vermektedir. Bunun da esas nedeni geçmişte de edinilen tecrübelerle Yemen’e yönelik başlatılan operasyonların hiçbirinde istenilen sonuca ulaşılamaması aksine AYEK ve mezhepsel çatışmalar gibi Yemen’i sorunların kaynağına dönüştürmesidir. Operasyon Ortadoğu’daki müttefikler arasındaki ilişkilerin kırılgan boyutunu gözler önüne sermiştir. Bu bağlamda Suudi Arabistan dostu olarak gördüğü Pakistan’dan ve KİK üyesi Umman’dan yeterli destek alamayarak hayal kırıklığı yaşamıştır. Ayrıca 21 Nisan’da Obama yönetiminin baskısı sonucu Yemen’e yönelik operasyonun durdurulması kararına rağmen Suudların saldırılara devam etmesi, ABD’nin Suudları kontrol edemediğini ve aralarındaki gerginliği belirginleştirmiştir. Diğer yandan yapılan operasyonlar yaklaşık 10 milyon Zeydi’nin İran ve Hizbullah’ın etkisi altına girme riskini taşımaktadır. Her ne kadar Zeydilik Sünniliğe en yakın kol olsa da ve Şiilik inancıyla farklılıklar taşısa da Husilerin Şii olarak etiketlenmesi ve İran tarafından desteklendiğine dair ifadeler kendisine Necef ve Kerbela’yı referans alıp İran’dan uzak duran Şiilerin aksine İran’a yakınlaşmasına neden olmaktadır. Sonuç olarak yapılan operasyonlar Yemen’deki çatışmaların Şii ve Sünnileri barındıran diğer devletlere sıçrama riski taşımaktadır. Bu ise bölgede uzun yıllar devam edecek mezhepsel çatışmanın doğmasına yol açacaktır.

27

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

SONNOTLAR

1 Kızıldeniz’in kapısı: Babül Mendep Boğazı,12 Nisan 2013, http://www.timeturk.com/tr/2013/04/12/kizildeniz-in-kapisi-babul-mendep-bogazi.html (E.T. 01.03.2015) 2 Abdullah Tunç, Yemen’e Operasyon Davetle Müdahale Kapsamında Mı?, 27 Mart 2015, http://www.ankarastrateji.org/yorum/yemene-operasyondavetle-mudahale-kapsam-nda-m/ (E.T. 07.04.2015) 3 Maysaa Shuja al-Deen, Saudi Arabia, Iran both losers in Yemen war, 4 Mayıs 2015, http://www.al-monitor.com/pulse/originals/2015/05/yemenoperation-decisive-storm-end-saudi-arabia-iran.html#ixzz3a7BBaGGg(E.T. 07.04.2015) 4 Basem Rashid, Western views on Operation Decisive Storm and its consequences, 1 Nisan 2015, http://www.futurecenter.ae/en/analys.php?analys=438 (E.T. 07.04.2015) 5 Bruce Riedel, Saudi blowback: War in Yemen spreading, 7 Nisan 2015, http:// www.brookings.edu/blogs/markaz/posts/2015/04/07-riedel-yemen-warspreading-saudi-arabia-shia-eastern-province(E.T. 12.05.2015) 6 Zofeen Ebrahim, How Long Can Pakistan Avoid Joining Saudi-Led Attacks On Yemen’s Houthis?, 6 Nisan 2015, http://www.mintpressnews. com/how-long-can-pakistan-avoid-joining-saudi-led-attacks-on-yemenshouthis/203965/(E.T. 12.05.2015) 7 A perilous escalation, 13 Nisan 2015, http://www.irishtimes.com/opinion/ editorial/a-perilous-escalation-1.2171714 (E.T. 20.05.2015) 8 Dieter Bednarz, Christoph Reuter ve Bernhard Zand, Proxy War in Yemen: Saudi Arabia and Iran Vie for Regional Supremacy, 3 Nisan 2015, http:// www.spiegel.de/international/world/saudi-arabia-and-iran-fighting-proxywar-in-yemen-a-1027056.html(E.T. 20.05.2015) 9 Theodore Karasik, Yemen operation is good test run for an Arab army, 5 Mayıs 2015, http://www.thenational.ae/opinion/comment/yemen-operationis-good-test-run-for-an-arab-army (E.T. 20.05.2015) 10 Age. 11 Giorgio Cafiero, Oman breaks from GCC on Yemen conflict, 7 Mayıs 2015, http://www.al-monitor.com/pulse/originals/2015/05/oman-response-yemen-conflict.html#ixzz3bFw43uR4 (E.T. 20.05.2015) 12 Age. 13 Age. 14 Deb Riechmann, Obama to try to allay Gulf nation leaders’ fears about Iran, 10 Mayıs 2015, http://www.ksl.com/?nid=157&sid=34586738(E.T. 20.05.2015)

28

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

15 Jay Solomon, Carol e. Lee ve Ahmed Al Omran, Rulers Snub Arab Summit, Clouding U.S. Bid for Iran Deal, 11 Mayıs 2015, http://www.wsj.com/articles/ saudi-king-salman-wont-attend-gulf-summit-hosted-by-obama-1431281891 (E.T. 20.05.2015) 16 Helene Cooper, Saudi Arabia Says King Won’t Attend Meetings in U.S., 10 Mayıs 2015, http://www.nytimes.com/2015/05/11/world/middleeast/saudiarabia-king-wont-attend-camp-david-meeting.html?_r=0 (E.T. 25.05.2015) 17 Thomas L. Friedman,Iran and the Obama Doctrine, 5 Nisan 2015, http:// www.nytimes.com/2015/04/06/opinion/thomas-friedman-the-obamadoctrine-and-iran-interview.html (E.T. 25.05.2015) 18 Julie Hirschfeld Davıs ve Davıd e. Sanger, Obama Pledges More Military Aid to Reassure Persian Gulf Allies on Iran Deal, 14 Mayıs 2015, http://www. nytimes.com/2015/05/15/world/middleeast/obama-saudi-arabia-iranpersian-gulf-security.html?_r=0 (E.T. 25.05.2015) 19 Age. 20 Alex Vatanka, Iran’s Yemen Play, 4 Mart 2015, https://www.foreignaffairs. com/articles/iran/2015-03-04/irans-yemen-play (E.T. 25.05.2015) 21 Nussaibah Younis, The Saudi-Iran powerplay behind the Yemen conflict, 29 Mart 2015, http://www.theguardian.com/commentisfree/2015/mar/29/ iran-saudi-arabia-yemen-conflict (E.T. 20.05.2015) 22 Shahir ShahidSaless, Does Iran really control Yemen?,12 Şubat 2015, http:// www.al-monitor.com/pulse/originals/2015/02/iran-yemen-houthis-axis-ofresistance.html#ixzz3a74cYuD0 (E.T. 20.05.2015) 23 Age. 24 Age. 25 Iran threatens war if ‘aid ship’ to Yemen attacked, 13 Mayıs 2015, http:// www.timesofisrael.com/iran-threatens-war-if-aid-ship-to-yemen-attacked/ (E.T. 20.05.2015) 26 Barbara Starr, Pentagon: ‘Absolutely unnecessary’ for Iran warships to escort vessel to Yemen, 12 Mayıs 2015, http://edition.cnn.com/2015/05/12/politics/iran-ship-yemen-humanitarian-supplies-pentagon/(E.T. 17.05.2015) 27 Kareem Fahim, Saudi Spurns Call by Iran to Draw Back From Yemen, 12 Nisan 2015, http://www.nytimes.com/2015/04/13/world/middleeast/saudispurns-call-by-iran-to-draw-back-from-yemen.html (E.T. 17.05.2015) 28 Arash Karami, Iran defense minister: Saudi Arabia will fail in Yemen, 16 Nisan 2015, http://www.al-monitor.com/pulse/originals/2015/04/iran-yemen-saudi-arabia-houthis-1.html#ixzz3a7BIouB1 (E.T. 17.05.2015) 29 İran, Umman üzerinden Yemen’e yardım gönderdi, 3 Mayıs 2015, h t t p : / / t r. s p u t n i k n e w s. c o m / o r t a d o g u / 2 0 1 5 0 5 0 3 / 1 0 1 5 3 0 2 3 0 4 . html#ixzz3a77NTYb9 (E.T. 10.05.2015) 30 Maysaa Shuja al-Deen, Saudi Arabia, Iran both losers in Yemen war, 4 Mayıs 2015, http://www.al-monitor.com/pulse/originals/2015/05/yemenoperation-decisive-storm-end-saudi-arabia-iran.html#ixzz3a7BBaGGg (E.T. 10.05.2015)

29

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

31 Age. 32 Age. 33 Saudis to press Pakistan for more troops, http://www.ft.com/cms/ s/0/5d00fbfe-c16e-11e4-8b74-00144feab7de.html#axzz3bVyFmUkT (E.T. 10.06.2015) 34 Jon Boone, Pakistan weighs up joining Saudi coalition against Houthi rebels in Yemen, 31 Mart 2015,http://www.theguardian.com/world/2015/mar/31/ pakistan-talks-saudi-arabia-coalition-houthi-rebels-yemen (E.T. 10.05.2015) 35 Zofeen Ebrahim, How Long Can Pakistan Avoid Joining Saudi-Led Attacks On Yemen’s Houthis?. 36 C. Christine Fair ve Ali Hamza, Whether or not Pakistan will join the war in Yemen may depend on a group you’ve probably never heard of, 4 Nisan 2015, http://www.brookings.edu/blogs/markaz/posts/2015/04/14-pakistanmilitary-assistance-saudi-intervention-yemen (E.T. 12.05.2015) 37 Bruce Riedel, Why Pakistan said no to King Salman, 13 Nisan 2015, http:// www.al-monitor.com/pulse/originals/2015/04/yemen-conflict-parliamentresolution.html# (E.T. 25.04.2015) 38 C. Christine Fair ve Ali Hamza, Whether or not Pakistan will join the war in Yemen may depend on a group you’ve probably never heard of. 39 Age. 40 Age. 41 Fehim Taştekin, Suud çölüne gladyatör aranıyor!, 10 Nisan 2015, http:// www.radikal.com.tr/yazarlar/fehim_tastekin/suud_colune_gladyator_araniyor-1332590 (E.T. 12.06.2015) 42 C. Christine Fair ve Ali Hamza, Whether or not Pakistan will join the war in Yemen may depend on a group you’ve probably never heard of. 43 Bruce Riedel , Pakistan resisting Yemen war, but will its relationship with Saudi Arabia survive?, 9 Nisan 2015, http://www.brookings.edu/blogs/markaz/ posts/2015/04/09-yemen-saudi-pakistan-iran-riedel (E.T. 12.06.2015) 44 Fehim Taştekin, Suud çölüne gladyatör aranıyor!. 45 Age. 46 Pakistan’s parliament votes against entering Yemen conflict, 10 Nisan 2015, http://www.theguardian.com/world/2015/apr/10/pakistans-parliamentvotes-against-entering-yemen-conflict(E.T. 10.04.2015) 47 C. Raja Mohan, The great game folio: Pakistan in Yemen, 31 Mart 2015, http:// indianexpress.com/article/opinion/columns/the-great-game-folio-38/99/ (E.T. 10.04.2015) 48 Bruce Riedel, Pakistan resisting Yemen war, but will its relationship with Saudi Arabia survive? 49 Tom Hussain,Pakistan agrees to send ships to block arms shipments to Yemen rebels, 17 Nisan 2015, http://www.mcclatchydc.com/2015/04/17/263508/ pakistan-agrees-to-send-ships.html (E.T. 20.04.2015)

30

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

50 ANALYSIS: Pakistan struggles with Yemen coalition dilemma, 1 Nisan 2015, http://www.middleeasteye.net/news/pakistan-struggles-yemen-coalition-dilemma-7184482 (E.T. 07.04.2015) 51 Age. 52 Shamil Shams, Pakistan’s Yemen dilemma: Being neutral is not an option, 30 Mart 2015, http://www.dw.de/pakistans-yemen-dilemma-being-neutral-isnot-an-option/a-18349300 (E.T. 07.04.2015) 53 Mostafa Mohie, Why Egypt Has Joined The Gulf Coalition In Yemen, 31 Mart 2015, http://www.worldcrunch.com/world-affairs/why-egypt-hasjoined-the-gulf-coalition-in-yemen/operation-decisive-storm-yemen-egyptsunni-shia-al-qaeda/c1s18477/#.VVSH3_ntmko (E.T. 04.04.2015) 54 Shounaz Meky, Egypt eyes halting Iran expansion through Yemen war: analysts, 30 Mart 2015, http://english.alarabiya.net/en/perspective/analysis/2015/03/30/Egypt-eyes-halting-Iran-expansion-through-Yemen-waranalysts.html (E.T. 04.04.2015) 55 Gregory Aftandilian, In Yemen, Egypt balancing its interests, http://www. english.globalarabnetwork.com/2015042113627/Egypt-Politics/in-yemenegypt-balancing-its-interests.html (E.T. 11.06.2015) 56 Eric Trager, Egypt’s Yemen Campaign, 27 Mart 2015, http://www.washingtoninstitute.org/policy-analysis/view/egypts-yemen-campaign (E.T. 06.04.2015) 57 Amira Al Hussaini, Egypt’s Vietnam: Why Egyptians Are Opposed to a War in Yemen, 5 Nisan 2015, http://globalvoicesonline.org/2015/04/05/egyptsvietnam-why-egyptians-are-opposed-to-a-war-in-yemen/ (E.T. 06.04.2015) 58 Adham Youssef, Egyptian Islamists’ views differ on Yemeni conflict, 28 Mart 2015, http://www.dailynewsegypt.com/2015/03/28/egyptian-islamistsviews-differ-on-yemeni-conflict/ (E.T. 05.04.2015) 59 Age. 60 Ahmed Eleiba, Securing interests: Egypt in Yemen, 5 Nisan 2015, http://english.ahram.org.eg/NewsContent/1/151/126950/Egypt/Features/Securinginterests-Egypt-in-Yemen.aspx (E.T. 06.04.2015) 61 Egypt’s Sisi affirms no ground troops in Yemen, 17 Nisan 2015, http:// www.middleeasteye.net/news/egypts-sisi-affirms-no-ground-troopsyemen-635637630 (E.T. 01.05.2015) 62 Paul D. Shinkman, The Obama Doctrine: Let the Mideast Fight Its Own Wars, 2 Nisan 2015, http://www.usnews.com/news/articles/2015/04/02/ obamas-middle-east-policies-leave-saudi-arabia-iran-to-fight-it-out (E.T. 10.04.2015) 63 Mark Hosenball, Phil Stewart ve Warren Strobel, Exclusive: U.S. expands intelligence sharing with Saudis in Yemen operation, 10 Nisan 2015, http:// www.reuters.com/article/2015/04/10/us-usa-saudi-yemen-exclusiveidUSKBN0N129W20150410(E.T. 25.04.2015)

31

Ankara Strateji Enstitüsü, Analiz No: 15-07

64 Aru Pande ve Jeff Seldin, Yemen Brings US, Iran Closer to Naval Face-off, 20 Nisan 2015, http://www.voanews.com/content/pentagon-us-warshiprepositioning-not-intercepting-iranian-ships-off-yemen/2727096.html (E.T. 25.04.2015) 65 Age. 66 Anthony H. Cordesman, America, Saudi Arabia, and the Strategic Importance of Yemen, 26 Mart 2015, http://csis.org/publication/america-saudiarabia-and-strategic-importance-yemen (E.T. 28.03.2015) 67 U.S. asks Iran to help bring Yemeni parties into talks, 29 Nisan 2015, http://www.reuters.com/article/2015/04/29/us-yemen-security-usaidUSKBN0NK2ND20150429 (E.T. 03.05.2015) 68 ‘ABD Husilerle görüştü’, 31 Mayıs 2015, http://www.aljazeera.com.tr/haber/abd-husilerle-gorustu (E.T. 03.06.2015) 69 Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan İran’a tepki , 27 Mart 2015, http://www.hurriyet.com.tr/dunya/28567605.asp (E.T. 05.04.2015) 70 Ebru Ayydın, Doç. Dr. Mehmet Akif Okur ile Yemen Üzerine Röportaj, 27 Mart 2015, http://www.ankarastrateji.org/roportajlar/doc-dr-mehmet-akifokur-ile-yemen-uzerine-roportaj/ (E.T. 05.04.2015) 71 Husiler, Suudi Arabistan’ın hava saldırılarına neden karşılık vermiyor?, 1 Nisan 2015, http://tr.sputniknews.com/analiz/20150401/1014739244.html#ixzz3axWgystp ( 05.04.2015) 72 Türkiye’den 5 adımda Yemen çözümü, 12 Nisan 2015, http://www.yenisafak. com.tr/dunya/turkiyeden-5-adimda-yemen-cozumu-2118561 ( 15.04.2015) 73 Fehim Taştekin, Aranan ülke Türkiye değil Umman, 9 Nisan 2015, http:// www.radikal.com.tr/yazarlar/fehim_tastekin/aranan_ulke_turkiye_degil_umman-1331715 ( 15.04.2015) 74 Eric Schmitt ve Michael R. Gordon, Saudi Resolve on Yemen Reflects Limits of U.S. Strategy, 25 Nisan 2015,http://www.nytimes.com/2015/04/23/ world/middleeast/yemen-airstrikes.html?ref=topics&_r=0 (E.T. 03.05.2015) 75 Suudi Arabistan’dan Yemen’e çıkarma, 3 Mayıs 2015,  http://www.hurriyet. com.tr/dunya/28904622.asp (E.T. 20.05.2015) 76 Eric Schmitt ve Michael R. Gordon, Saudi Resolve on Yemen Reflects Limits of U.S. Strategy. 77 Mohammed Mukhashaf , Yemen’s Houthis seize central Aden district, presidential site, 2 Nisan 2015, http://www.reuters.com/article/2015/04/02/usyemen-security-aden-idUSKBN0MT0G820150402 (E.T. 03.05.2015) 78 Umberto Bacchi, Yemen: Al-Qaeda operative Khalid Batarfi takes selfies inside Mukalla government, 4 Nisan 2015, http://www.ibtimes.co.uk/ yemen-al-qaeda-operative-khalid-batarfi-takes-selfies-inside-mukallagovernment-1494971 (E.T. 02.05.2015) 79 Ahmed Al-Haj, Al-Qaeda captures major airport, oil terminal in south Yemen, 16 Nisan 2015, http://www.usatoday.com/story/news/world/2015/04/16/ al-qaeda-yemen/25874117/ (E.T. 02.05.2015)

32

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

80 World Bulletin, Soldiers in Yemen’s Aden say two Iranian officers captured, 11 Nisan 2015, http://www.worldbulletin.net/todays-news/157721/soldiers-inyemens-aden-say-two-iranian-officers-captured (E.T. 02.05.2015) 81 Ibrahim Sharqieh, Will Saudi Arabia’s ‘Operation Decisive Storm’ restore order in Yemen?, 28 Mayıs 2015, http://www.brookings.edu/research/opinions/2015/03/28-yemen-saudi-arabia-houthis-sharqieh (E.T. 01.06.2015)

33

Ankara Strateji Enstitüsü Analiz No: 2015-1 Ocak 2015

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu

Analiz

Ebru AYDIN

Suudi Arabistan’ın Yemen Operasyonu Ebru AYDIN

Ankara Strateji Enstitüsü Emek Mah. 26. Sokak (Eski 62. Sok.) No:8/2 Çankaya 06500 ANKARA/TÜRKİYE Tel: (0312) 213 84 44 • Faks: (0312) 213 84 34 ankarastrateji.org • [email protected]

Analiz No: 2015-7 Haziran 2015

Smile Life

Show life that you have a thousand reasons to smile

Get in touch

© Copyright 2024 DOKU.TIPS - All rights reserved.