Cumhuriyet’, bizim dilimize Arapçadan geçen bir kelimedir, çocuklar. ‘Bütün halkın idaresi’ demektir. Bu kelime ‘cumhur’dan yani halktan çıkar. Cumhuriyette egemenlik, kral, kraliçe, padişah, sultan gibi tek bir kişiye ait değil halka aittir. Halk, belirli zaman aralıklarından oy vererek, yine halktan olan yöneticilerini seçer.
“Bu kelime Arapçadan geldi” dedim ama Araplar bu kelimeyi hiçbir zaman bildiğimiz cumhuriyet anlamında kullanmadılar. Çünkü bu rejimi hiç uygulamadılar. Cumhuriyet lafını eden biz Türkleriz.
Cumhuriyet anlayışı zamanla değişmiş, gelişmiştir. Örneğin cumhuriyet rejimi Eski Yunan’daki demokrasidir; halk idaresidir; fakat orada o demokrasi çok sınırlı bir kesim bir kesim tarafından kullanılırdı. Halkın çoğunluğu yabancılardı, seçme-seçilme hakları yoktu. Bir de köleleri vardı; onların hiçbir hukuku yoktu. Zengini ve fakiriyle çok küçük bir vatandaş kitlesi oy verirdi. Bu biçimiyle buradan da Roma İmparatorluğu’na geçti ama Roma’da da yine halkla, toprak sahibi soyluların arasında bir fark vardı. Meclisleri bile ayrıydı.
Cumhuriyet kelimesi, I. Dünya Savaşı’ndan evvel her yerde antipatiyle karşılanırdı. O dönemlerde kibar bir muhitte krallar aleyhinde konuşmak, cumhuriyeti övmek sizin o toplumdan kovulmanıza dahi sebep olabilirdi.
Büyük devletler arasında bir tek Fransa cumhuriyetti. Bir de o zamanlar yükselen bir devlet konumunda olan Amerika Birleşik Devletleri bir cumhuriyetti. O da 18. yüzyıldan itibaren yeni yeni ortaya çıkıyordu. Bu iki cumhuriyet, Batı dünyasında yeni bir atılımdı. Ama artık dünya değişti. Modern Türkiye dahil, dünyada bir çok ülke cumhuriyetle yönetiliyor
Cevap:
ULUSUN, EGEMENLİĞİN KENDİ ELİNDE TUTTUĞU VE BUNU BELİRLİ SÜRELER İÇİN SEÇTİĞİ MİLLETVEKİLLERİ ARACILIĞIYLA KULLANDIĞI DEVLET BİÇİMİ
NOT : BEN BU KADARINI BİLİYORUM BAŞARILAR DİLERİM
Cevap:
Cumhuriyet’, bizim dilimize Arapçadan geçen bir kelimedir, çocuklar. ‘Bütün halkın idaresi’ demektir. Bu kelime ‘cumhur’dan yani halktan çıkar. Cumhuriyette egemenlik, kral, kraliçe, padişah, sultan gibi tek bir kişiye ait değil halka aittir. Halk, belirli zaman aralıklarından oy vererek, yine halktan olan yöneticilerini seçer.
“Bu kelime Arapçadan geldi” dedim ama Araplar bu kelimeyi hiçbir zaman bildiğimiz cumhuriyet anlamında kullanmadılar. Çünkü bu rejimi hiç uygulamadılar. Cumhuriyet lafını eden biz Türkleriz.
Cumhuriyet anlayışı zamanla değişmiş, gelişmiştir. Örneğin cumhuriyet rejimi Eski Yunan’daki demokrasidir; halk idaresidir; fakat orada o demokrasi çok sınırlı bir kesim bir kesim tarafından kullanılırdı. Halkın çoğunluğu yabancılardı, seçme-seçilme hakları yoktu. Bir de köleleri vardı; onların hiçbir hukuku yoktu. Zengini ve fakiriyle çok küçük bir vatandaş kitlesi oy verirdi. Bu biçimiyle buradan da Roma İmparatorluğu’na geçti ama Roma’da da yine halkla, toprak sahibi soyluların arasında bir fark vardı. Meclisleri bile ayrıydı.
Cumhuriyet kelimesi, I. Dünya Savaşı’ndan evvel her yerde antipatiyle karşılanırdı. O dönemlerde kibar bir muhitte krallar aleyhinde konuşmak, cumhuriyeti övmek sizin o toplumdan kovulmanıza dahi sebep olabilirdi.
Büyük devletler arasında bir tek Fransa cumhuriyetti. Bir de o zamanlar yükselen bir devlet konumunda olan Amerika Birleşik Devletleri bir cumhuriyetti. O da 18. yüzyıldan itibaren yeni yeni ortaya çıkıyordu. Bu iki cumhuriyet, Batı dünyasında yeni bir atılımdı. Ama artık dünya değişti. Modern Türkiye dahil, dünyada bir çok ülke cumhuriyetle yönetiliyor