Verified answer

Özellikle bir soru varsa onu belirtirsen soru üzerinden daha iyi anlatabilirim ama elimden geldiğince açıklayayım.

Hücreler büyük çoğunlukla sudan oluşur ve hücreler dolayısıyla çözeltiler içerir. Bir çözeltinin içinde ne kadar fazla çözünen madde varsa o kadar çok suya ihtiyacı olur. Kendi vücudumuzdan örnek vereyim çok tuzlu yersen susarsın değil mi çünkü tuz sen yerken herhangi bir çözeltinin içinde değil ve tuzun vücudumuza ve dolaşımımıza katılırken su kullanmamız gerekiyor çünkü biz bir katıyı bile suyun içinde değilse vücudumuza katamayız hücrelerin çalışma prensibi suyla başlıyor. Neyse çok sapmayalım ama tuz yedikten sonra o fazla derişik tuz çözeltisinin su ihtiyacını kendi vücudumuzdan karşıladığımız için susarız.

Hücreler de aynı bu şekilde çalışıyor ayrıca suyu tutma gibi bir yetenekleri yok bazı hücreler suyu enerji kullanarak dışarı atabiliyor patlamamak için ama suyu tutabilen bir mekanizma yok hücrelerde dolayısıyla su neresi derişikse oraya gitme eğilimi gösteriyor. Bu şekilde çözünen madde arttıkça su da gelmek ister ve su tutma kapasitesi artar buna da zaten osmotik basınç diyoruz. Yani aslında hücrelerin sadece çözünen maddesi ve osmotik basıncına göre su tutma kapasiteleri de değişir. Ha bir de hücrenin zar dayanıklığı var aşırı fazla suyu çoğu hücre tutamaz hücre duvarı olanlar genelde daha dayanıklıdır ama bizim hücrelerimiz gibi hayvan hücreleri duvarsız olduğj için aşırı suyu tutamaz ve patlar